"Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 24'e geldi"

Başbakan Yıldırım, "Şu anda dünyada üniversiteye erişim bakımından ikinci sıradayız, bu son 12 yılda oldu." dedi.

"Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 24'e geldi"
Başbakan Yıldırım, derslik sayısında da önemli artış olduğunu, 280 bin civarında yeni derslik açtıklarını ve öğretim kapasitesinin artırıldığını dile getirdi. 

Sınıflarda öğretmen başına düşen öğrenci sayısının 36'dan 24'e geldiğini ifade eden Yıldırım, "İnşallah önümüzdeki senenin sonuna kadar, 2019-2020 eğitim öğretim yılından itibaren, Türkiye'nin her tarafında tekli eğitime geçeceğiz. Gün boyu eğitim. Sabahçı öğlenci dönemi kapanıyor, gün boyu eğitim dönemi başlamış olacak. Bu büyük bir dönüşümdür, büyük bir gelişmedir. Bunun alt yapısını hazırlamak için Milli Eğitim Bakanlığımız büyük bir gayret içerisinde çalışıyor." açıklamasında bulundu.

Binali Yıldırım, bir kaç tane büyük ilin dışındakiler haricinde sorunun bulunmadığını belirten, "İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin gibi illerimizde derslik eksiğimiz var. Bunlar için bir seferberlik başlattık. Çalışmaları sürdürüyoruz. Öğretmen bakımından hiçbir sıkıntımız yok. Fiziki mekanlar dışında bir eksiğimiz gözükmüyor. İnşallah bunu da başaracağız." diye konuştu.

"Üniversite sayısını artırdık" 
Başbakan Yıldırım, üniversite sayısını arttırdıklarını, üniversitesi olmayan hiçbir ilin kalmadığını söyledi. Üniversitenin bulunduğu şehre bir anlamda sınıf atlattığına işaret eden Yıldırım, "Bir ilde üniversite varsa o ilin kendi içinde ekosistemi oluşuyor." dedi.

2002'de 76 üniversite varken bugün 186 üniversitenin olduğunu, 10 üniversitenin daha açılacağını aktaran Yıldırım, "Üniversitelerimizin sayısıyla gurur duyuyoruz. Üniversite sayısı fazla diye bazıları 'ah vah' ediyor. 'Bu kadar üniversiteye ne gerek var. Üniversitenin de bir havası var, bu sayıları artırırsanız havası azalıyor' diyenler var. Bunlar, memleketin evlatlarına yüksek öğretimi tabiri caizse layık görmeyenlerdir, ben öyle söylüyorum. Olabildiğince bütün gençlerimiz üniversiteye erişebilmeli." diye konuştu.

Üniversiteye erişim bakımından Türkiye'nin dünyada ikinci sırada olduğunu vurgulayan Yıldırım, bu sıralamaya son 12 yılda çıkıldığını söyledi.

"Önce Türkiye"
Güç yerine bilginin değer gördüğüne işaret eden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"En büyük güç bilgidir. Bilgi üretimi içinde gerçekten de yüksek donanımlı beyinlere, insanlara ihtiyaç var. Bize düşen bilgi sahibi olurken, istikametini de kaybetmeyen nesiller yetiştirmek. Modernleşme öykümüzün bugün hala tartıştığımız bir batılılaşma, yabancılaşma sayfası var. Türk aydını ne yazık ki uzun yıllar kendi ülkesine, tarihine ve değerine yabancılaşmıştır ama ülkemizin siyasi iktidarıyla eş zamanlı olarak bilgi üretimi ve küresel üretim alışkanlıkları da değişmiştir. Artık 'Önce Türkiye' diyen bir akademik kadromuz mevcuttur. Eskiden daha farklı söyleniyordu, mülkiye Türkiye meselesi. Şimdi önce Türkiye sonra mülkiye. Artık yabancılaşmayan, kendini inkar etmeyen, tarihiyle kavga etmeyen aydınlarımız var." 

Yıldırım, kimliğini, mensubiyetini unutmadan evrensel bilgiyle donanmanın önemini vurgulayarak, aksi takdirde ne yüksek lisans ne de doktora yapmanın bir anlamı olmadığını aktardı. 

Türkiye'nin geleceği için atılan her adımın, milletin emeği ve alın teriyle atıldığını belirten Binali Yıldırım, "Eminim ki sizler bu gerçeği asla unutmayacak ve yüklendiği sorumluluğun gereğini hakkıyla yerine getireceksiniz. Bu millete olan vefa borcunuzu dünya ölçeğinde bilim insanları olarak ödeyeceksiniz. Bilginiz ve birikiminizle sorumluluk alacak, bu millete hizmet edecek ve Türkiye'yi büyük hedeflere taşıyacaksınız." ifadelerini kullandı. 

"Ülkemize kimsenin laf söylemesine müsaade etmeyin"
Gençlerin tek hedefinin "geleceği inşa etmek ve kendileri iyi şekilde yetiştirmek" olması gerektiğinin altını çizen Binali Yıldırım, şu değerlendirmede bulundu: 

"Tek gayeniz anne, babanızın rüyalarını gerçeğe dönüştürmektir. Türkiye'yi aydınlık yarınlara taşımaktır. İdealinizi, ülkenizi daima refah içinde mutlulukla yaşanan ülke olması için şekillendirin. Sizlere gelecek adına kurduğunuz hayallere ulaşabilmeniz için gereken her türlü desteği verdik bundan sonra da vereceğiz. Hiçbir zaman endişeye sürüklemek için yapılan müdahalelere, haberlere itibar etmeyelim. İnancımıza, manevi değerlerimize yönelik saldırılar karşısında her zaman sağlam durun. Orada FETÖ'cülerle, bölücülerle, memleket düşmanı birtakım güruhlarla da karşılaşacaksınız. Sizlere güveniyoruz, onlara hak ettiği cevabı, muameleyi mutlaka yapacaksınız. Şartlarınız ne olursa olsun gençler, ülkemize kimsenin laf söylemesine müsaade etmeyin. Bu hepimizin bir vatansever olarak, bayrağını seven olarak her bir ferdin özellikle siz gençlerin görevidir, diye düşünüyorum. Sizden aynı zamanda dünyanın birçok ülkesine dağılmış bir diaspora, bir elçimiz gibi görev yapmanızı da özellikle bekliyoruz."

AA

İlk yorum yazan siz olun

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

MEB Haberleri