13 Nisan 2015 tarihinde Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve Sosyal Hizmetler Eğitim ve Yardım Vakfı (SOS) ile Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı’nın katkılarıyla yürütülen, danışmanlığını da Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nin yaptığı “Değerler Yolculuğu” Projesi’nin tanıtım toplantısına Ankara Milli Eğitim Müdürü Erol Bozkurt'un davetlisi olarak konuşmacı olarak katılan Prof.Dr Üstün Dökmen'in Padişahı ve Halifeyi içki içmekle suçlayıp, İktidarı, Millli Eğitim Bakanlığı’nı ve sistemini topa tuttuğu değerler eğitimi vereyim derken tüm değerlerimizi tiye alıp hakaret ettiği ve Ankara İl Milli Eğitim Müdürü Erol Bozkurt'un ise bu olaylara sessiz kaldığı yönünde ki haberler sosyal medya ve haber sitelerinde yer almıştı.
Milli Eğitim Müdürü Erol Bozkurt'un olaylar karşısında sessiz kaldı haberlerine , Ankara Eğitim Birsen 2 Nolu Şube Başkanı Leven Köse tepkisini şu şekilde dile getirmişti "Kimse Üstün DÖKMENİ Ankara üniversitesinde protesto etmiyor. Ancak Ankara eğitimine Çok büyük katkıları olan ve başarıl katkılar sunmaya devam eden bizim değerlerimizle yetişmiş İl Milli Eğitim Müdürümüz Erol Bozkurt'un, Üstün DÖKMEN nin Gereksiz ve talihsiz sözleri üzerine yıpratılması kesinlikle kabul edilebir bir durum değildir.Bu olaya bizzat şahit olan bir Şube başkanı olarak, olay sonrasında anında tepki gösteren ve müdahale eden Sayın Erol Bozkurt olmuştur. "
Ankara İl Milli Eğitim Müdürü Erol Bozkurt ise olaylar karşısında sessiz kaldı eleştilerine "Konferansın konusunun "Nasrettin Hocadan Bugüne Mizahımız ve Değerlerimiz" konusu olduğunu Prof. Dr. Üstün DÖKMEN'in de bu konunun anlatılması için davet edilmiş olmasına rağmen konu ile alakası olmayan ve kabul edilemez konulara girip tarihi gerçekleri saptırmaya yeltendiğini bilim insanına yakışmayacak bir tarzda konuştuğunu.Programı organize edenler kendisini uyardığını ama bu uyarıları dinlemeyip aynı kabul edilemez tutumunu sürdürdürüğünü özellikle Padişahı ve Halifeyi içki içmekle suçlayan Üstün Dökmen,'n İktidarı, Millli Eğitim Bakanlığı’nı ve sistemi topa tutmaya yeltenmesi üzerine Ankara İl Milli Eğitim Müdürü olarak ayaga kalkıp hocam tarihi saptırıyorsunuz lütfen konumuza dönelim uyarısında bulundum" diye cevap vermişti.
Prof.Dr Üstün Dökmen tarafından bu iddiaların yer aldığı haber için gönderilen aşağıda ayrıntılı olarak okuyacağınız Tekzip'te ise haberin asılsız olduğu ,konuşması sonunda Ankara İl Milli Eğitim Müdürü Erol Bozkurt'un konuşmacı olarak elini sıktığını ve konuşma sırasında başta Sayın Erol Bozkurt ne de başkasın kendisini uyarmadığını belirtiyor.
Ankara Eğitim Birsen 2 Nolu Şube Başkanı ve Erol Bozkurt tarafından yapılan açıklamalar doğrultusunda böyle bir olayın yaşandığı ,Prof. Dr. Üstün Dökmen tarafından gönderilen Tekzip'te ise böyle bir olayın yaşanmadığı gibi Sayın Bozkurt'un kendisine bir müdahalesi olmadığı ve program sonunda konuşmacı olarak elinin sıkıldığını ifade ediyor.
Sonuç olarak Ankara Milli Eğitim Müdürü Sayın Erol Bozkurt'un; bu konu hakkında bir açıklama yaparak kamuoyunu aydınlatmasını bekliyoruz.
İşte Prof. Dr. Üstün Dökmen tarafından gönderilen ve tarafımızdan yayımlanan cevap metni.
Prof. Dr. Üstün Dökmen'in padişaha ve halifeye, iktidara, bakanlığa (Milli Eğitim Bakanlığı'na), İl Milli Eğitim Müdürü'ne hakaret ettiği belirtilmiş olup; bu haberlerde sözlerim tamamen çarpıtılmış, söylemediğim sözler söylenmiş gibi lanse edilerek toplumdaki itibarım ve kişiliğim zedelenmeye çalışılmıştır.
Şöyle ki;
13 Nisan 2015 tarihli konuşmamda asla Osmanlı Padişahlarına hakaret edilmemiş, yalnızca bazı padişahların, örneğin IV. Murat'ın içki içtiğini belirtmiştir ki; bu durum gerek tarih kitaplarında, gerekse Turan Oflazoğlu'nun "IV. Murat" adlı tiyatro eserinde dile getirilmiştir. Yani, Osmanlı Padişahlarından bazılarının içki içtiğini belirtmek, gerçeği ifade etmek olup; asla padişaha ve halifeye hakaret etmek olarak nitelendirilemez.
İktidar aleyhinde hiçbir söylemde bulunmamama rağmen iktidara hakaret ettiğim söylenmişse de; haber içeriğinde hangi kelimem ya da cümlem ile hakaret ettiğimin belirtilmemiş olması; haberin asılsızlığını ortaya koymaktadır.
Tüm belirtilen olumsuz ithamların aksine konuşmam sırasında Milli Eğitim Bakanını'nın nezaketini belirterek kendisinden övgü ile söz ettim.
Konuşmamın sonunda Ankara İl Milli Eğitim Müdürü Sayın Bozkurt, konuşmacı olarak elimi sıkmıştır. Konuşmam sırasında ne Sayın Bozkurt ne de salonda bulunan herhangi birinden tarafıma eleştiri, uyarı ya da cevap gelmemiştir.
Eşcinsellikle ilgili konuşmam sırasında konukların salonu terk ettiği de tamamen gerçek dışı bir ifadedir. O konu sırasında çok kalabalık olan salonu en fazla 10 kişi terk etmiş olabilir ki; bu husus abartılarak neredeyse izleyicilerin tamamının salonu terk ettiği belirtilmiştir. Değerlerin zaman içinde değiştiğini ifade ederek, Osmanlı'da eşcinselliğin tabu olmadığını, örneğin Tıflî Hikâyeleri'nde eşcinselliğin, kısmen resimlenmiş bir şekilde dile getirildiğini söyledim (Söz konusu kitap piyasada mevcuttur). Son yüzyılda ise eşcinselliğin ülkemizde ve dünyada bir tabu sayıldığını ancak giderek bu tabunun ortadan kalkığını, hatta son DSM'de eşcinselliğin bir hastalık sayılmadığını da konuşmama ekledim. Artık psiklogların da genelde yetişkinlerde görülen eşcinselliği tedaviye yönelmediklerini belirttim.
Ayrıca Antalya'daki sempozyumu kastederek, yalnızca söz konusu genel müdürün şehvet kelimesini yanlış yerde kullandığını belirtmekle yetindim; asla "Cahil Genel Müdür" ifadesini kullanmadım.
Konuşmamda, Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün Değerler Yönergesini değiştirerek "Atatürk İlke ve İnkılapları" ibaresini çıkardığını belirttim ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne değerleri değiştirme yetkisi tanınmasının bilimsel ve eğitsel açıdan hatalı olduğunu belirterek bu yöndeki uygulamayı eleştirdim. Ancak yapmış olduğum eleştiri yüzünden haksız ve asılsız ithamlarla karşı karşıya kalmış olmam işbu metin ile tekzip başvurusunda bulunma zorunluluğumu doğurmuştur.
Yukarıdan beri açıklamış olduğum nedenlerle 5651 Sayılı Kanun'un 9. Maddesi uyarınca belirttiğim adreslerdeki asılsız haberlerin çıkarılarak aynı adreslerde bir hafta süre ile aşağıdaki cevap metnimin yayınlanmasını talep ederim.
CEVAP METNİ
CEVAP METNİ
" 13 Nisan 2015 tarihli Mizah ve Değerlerimiz konulu konuşmamda, yayınlanan haberlerin aksine kimseye hakaret etmedim.
Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün Değerler Yönergesini değiştirerek "Atatürk İlke ve İnkılapları" ibaresini çıkardığını ifade ettim ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne değerleri değiştirme yetkisi tanınmasının bilimsel ve eğitsel açıdan hatalı olduğunu belirterek bu yöndeki uygulamayı eleştirdim.
Otuz yıllık akademik kariyerimin ve bir eğitimci olarak sahip olduğum toplumsal değerlerin verdiği yetki ile birikimlerimi paylaştığım konuşmamda asla ve asla Osmanlı Padişahlarına, iktidara, Milli Eğitim Bakanlığı'na, Ankara İl Milli Eğitim Müdürü'ne; en alt kademeden en üst kademeye kadar hiçbir kişiye, kuruma, siyasi partiye hakaret etmedim.
İktidar aleyhinde hiçbir söylemde bulunmamama rağmen iktidara hakaret ettiğim söylenmişse de; haberlerin içeriğinde hangi kelimem ya da cümlem ile hakaret ettiğimin belirtilmemiş olması; haberlerin asılsızlığını ortaya koymaktadır.
Yıllardır, yayınlanan kitaplarım, makalelerim, oyunlarım ve programlarım ile toplumumuza hizmet etmenin yanında kurmuş olduğum eğitim kurumlarında fikri hür vicdanı hür bireyler yetiştirmeye çalışan bir eğitmen olarak yoluma devam etmekteyim.
Kendimin de dahil olduğu eğitim sistemine getirdiğim bilimsel eleştiriler yüzünden hedef haline getirilmiş olmam, toplumsal itibarımın zedelenerek kişilik haklarımın ihlal edilmeye çalışılması kabul edilemez niteliktedir.
Bu bağlamda; şahsımın çeşitli kişi ya da kuruluşlara ve resmi kurumlar da dahil olmak üzere iktidara ve tarihin değerlerine asla ve asla hakaret etmemin mümkün olmadığını belirterek yapmış olduğum bilimsel eleştiriler yüzünden toplumdaki değerimin zedelenmesine ve kişilik haklarıma yapılan saldırılara izin vermeyeceğimi ve asılsız haberleri yapanlar ile bu haberleri dayanak alarak hakaret edenlere karşı tüm yasal haklarımı kullanacağımı kamuoyuna saygı ile duyururum."
Prof. Dr. Üstün DÖKMEN