Atama Bekleyen öğretmenler Bakkal Değil Marketler Zinciri olur

Atama bekleyen öğretmenlerin benzetilmediği örnekler kalmayacak gibi,Zamanında eminönünde yem bekleyen güvercin oldular,şimdi ise bakkal ,bunu hak etmiyorlar…Sedat DEGER Eğitimci yazar.
 Atama bekleyen öğretmenler öğretmenlerin eminönünde yem bekleyen güvercinlere benzetilmesi kamoyunda büyük tepkiye neden olmuştu,anlaşılan o ki atama bekleyen öğretmenlere bakış açısı değişmemiş.Gözden kaçırdığımız bir durum var ki bu öğretmenlerin çıkardığı bir sorun değil”atamayı bekleyen öğretmen” olgusu.Öğretmen olmak için okur insan başka bir hayali olursa zaten ona göre üniversiteyi okur ve hayatının planını yapardı.Ortadaki sorun inanılmaz derecede açılan öğretmen yetiştiren fakültelerin kontejanlarıdır.Her geçen sene de bunların miktarları artmaktadır.Ülkelerde normalde olan planlama ve istihdam ülkenin ihtiyacı kadar olur,fakat bizim ülkede ise planlama ve ihtiyaç analizi olmadan üniversiteler ve fakülteler açılmaktadır.Eğitim fakültelerinin açılması ise diğer fakültelerden daha farklı çünkü diğer fakültelerden mezunlar özel sektör içinde iş bulabilirken eğitim fakültesi çıkışlılar ancak devlet de iş bulabilir hele ki son çıkan dersane yasası ile dershaneler kapanıyor olması iş bulma fırsatlarını tek bir hedefe sığdırarak sadece devlet kapısına muhtaç etmiş oldu.

 

Atama Bekleyen öğretmenler büyükşehir olabilir yazısı için tıklayınız…

  Zamanında bir yazı yazmıştım “Atama Bekleyen öğretmenler büyükşehir olabilir” diye.Yazımda da belirtmiştim her geçen yıl mezun olanların da eklenmesi ile atama bekleyen (işsiz öğretmenler) öğretmenlerin sayısının arttığını ve bunun önüne geçilmez ise cok büyük bir sorun hale gelmeye başlayacağını söylemiştim.Hakikaten her sene 40-50 bin öğretmen alınsa bile mevcut eğitim fakültesinden mezun olanların da eklenmesi ile yine de sayıların artacağını söylemiştim çünkü her sen 70 bin kişi eğitim fakültelerinden mezun oluyor yani şu anda mevcut 400 bin civarı atama bekleyen öğretmenlere 20-30 bin öğretmenin eklendiğini rahatlıkla görüyoruz.

  Atama bekleyen öğretmenlerin sayısından bahsetmişken isterseniz son nüfus sayımına göre atama bekleyen öğretmenlerin sayısı ile karşılaştıralım ki sorunun aslında ne kadar da büyük olduğuna karar verelim

 

2013 yılında illere göre nüfus şöyle:

İl

Nüfus

Adana

2 149 260

Adıyaman

597 184

Afyonkarahisar

707 123

Ağrı

551 177

1)Amasya

321 977

Ankara

5 045 083

Antalya

2 158 265

2)Artvin

169 334

Aydın

1 020 957

Balıkesir

1 162 761

Bilecik

208 888

3)Bingöl

265 514

4)Bitlis

337 156

5)Bolu

283 496

6)Burdur

257 267

Bursa

2 740 970

Çanakkale

502 328

7)Çankırı

190 909

Çorum

532 080

Denizli

963 464

Diyarbakır

1 607 437

8)Edirne

398 582

Elazığ

568 239

9)Erzincan

219 996

Erzurum

766 729

Eskişehir

799 724

Gaziantep

1 844 438

Giresun

425 007

Gümüşhane

141 412

10)Hakkari

273 041

Hatay

1 503 066

Isparta

417 774

Mersin

1 705 774

İstanbul

14 160 467

İzmir

4 061 074

11)Kars

300 874

12)Kastamonu

368 093

Kayseri

1 295 355

13)Kırklareli

340 559

14)Kırşehir

223 498

Kocaeli

1 676 202

Konya

2 079 225

Kütahya

572 059

Malatya

762 538

Manisa

1 359 463

Kahramanmaraş

1 075 706

Mardin

779 738

Muğla

866 665

Muş

412 553

15)Nevşehir

285 460

16)Niğde

343 658

Ordu

731 452

17)Rize

328 205

Sakarya

917 373

Samsun

1 261 810

18)Siirt

314 153

19)Sinop

204 568

Sivas

623 824

Tekirdağ

874 475

Tokat

598 708

Trabzon

758 237

Tunceli

85 428

Şanlıurfa

1 801 980

20)Uşak

346 508

Van

1 070 113

Yozgat

444 211

Zonguldak

601 567

21)Aksaray

382 806

22)Bayburt

75 620

23)Karaman

237 939

24)Kırıkkale

274 658

Batman

547 581

Şırnak

475 255

25)Bartın

189 139

26)Ardahan

102 782

27)Iğdır

190 424

28)Yalova

220 122

29)Karabük

230 251

30)Kilis

128 586

Osmaniye

498 981

31)Düzce

351 509

 

 

Tabloda kırmızı renkler ile gösterdiğim şehirlerden daha fazla nüfusa sahip olan atama bekleyen öğretmenlerin tam net sayıları tam tespit edilememekle beraber  400 bin civarı olduğu düşünülmekte ve her yıl ise 40 bin kişi devlet kadrolarına atamaları yapılsa da sayıları 30 bin’lik artış göstermektedir.Düşünebiliyor musunuz şu anda atama bekleyen öğretmen sayısı 31 ilimizin tüm insan sayısından daha fazla,ne kadar acı ama biz sorunu görmezden geliyoruz.Bu 400 bin öğretmen arakadaşımız tabi ki atanmak isteyecek onlar bir hayal ile okudular o da öğretmen olmaktı.

 

   Eğer üniversiteler ihtiyaç analize göre açılmış olsaydı şu anda böyle bir sorun olmayacaktı.Üniversiteye giren kişiler mevcut eğitim fakültelerine yeteri kadar puan alamadığı için giremiyecek ve sonuçta şu anda ki gibi eli kolu bağlı kalmayacak ona göre hayatına yön verecekti.Asıl soru ise her sene böylesine yüzbinlerin yığılması görülmesine rağmen bu soruna neden el atılmıyor,buna rağmen hoş olmayan tabirler kullanılıyor.Şimdi soruyorum bu sorun onlarınmı?Hadi diyelim sorunu onlar oluşturdular ozaman şu soru akla gelir,ne yaptılar da soruna neden oldular?üniversite sınavını geçerek eğitim fakültelerine girerek mi ?Üniversitedeki derslerinde başarılı olup diploma alarak mı?Tabiki de hepsinin cevabı hayır!Yani bu sorunun hiçbir şekilde muhatabı atama bekleyen öğretmenler olmadığı gibi hiçbir yakıştırmayı da hak etmiyorlar.

 Üniversiteden mezun olduğunda diplomalarında öğretmen yazar,”atama bekleyen öğretmen” diye yazmaz yani o artık öğretmendir der üniversitedeki eğitmenler.Zaten öyle olmasa idi diploma alamazlardı.Tek sorunun ihtiyaçtan fazla üniversite ve fakültelerin olması  olarak karşımıza çıkıyor.Ama bu soruna hiçbir kimse el atmıyor.Bu durumda bir israftır,çünkü  ihtiyaçtan fazla bir şeye sahip olmak israftır ve şu anda ihtiyaçtan fazla öğretmen yetiştirilmiş durumda ve en önemlisi bu arkadaşların hayatları boşuna harcanmaktadır hayatları farkında olunmadan da olsa çalınmaktadır.Hayatlarının baharında en enerjik en öğretmenliğe aşk dolu oldukları çağda boş boş zamanlarını geçirtilmektedir.Yazık değil mi onların hayatlarına hayallerine…

Gelelim benzetilmeye,bakkal benzetilmesi yapılmış ama bakkallar küçüktür  ve sadece bir mahalleye hitap ederler fakat marketler zincirlerinin sayısı fazladır ve tüm Türkiyeyi sarmıştır belki de bir bakkalın iflas etmesi sadece bir mahalleyi etkileyecek  iken marketler zincirinin batması ise tüm türkiyeyi etkileyecektir.Atama bekleyen öğretmenler de tüm Türkiyeye yayılmış bir durumda her ilçe de varlar ve dediğim gibi sayıları da öyle az da değil ve hepsi çok mutsuz ,hayalleri bile tükenmiş durumda.Hepsi kendi kaderleri ile baş başa bırakılmış durumdalar.Ama bu kader onların seçimi değildi bilselerdi nerden seçerlerdi öğretmenliği.Ben bile KPSS nin öğretmenlik için olduğunu son sınıfta öğrenmiştim ,her zaman öğretmenlik diplomasının öğretmenlik için yeterli olduğunu düşünürdüm.İlk sene 81 puan alamam rağmen atanamamış ertesi sene ise yine aynı çalışma ile 87 ile atanmıştım ama bende değişen bir şey yoktu bir sene içinde süperman mi oldum da değişip öyle öğretmen oldum ve hatta kpss de çalıştığım hiçbir konu öğretmenlikte geçerli olmadığını görünce hiç anlam veremedim hala da veremiyorum da.demekki KPSS aslında öğretmen seçmiyor sadece gelişi güzel öğretmen eliyor.Ama bu sorun bu şekilde kapanmaz başka kabuledilebilir çözüm yolları gerek ve bur sorunu atama bekleyen öğretmenlere yüklemeyin en günahsız olan onlardır,onların haklarına girmiş olursunuz…

 

Saygılarımla

 

Sedat DEGER/Eğitimci Yazar

https://twitter.com/sedatdeger09

Mebpersonel.Com   

Bu  yazının tüm hakları Mebpersonel.Com'a aittir. İzin alınmadan veya açık   yapılan alıntıların takibi yapılır

İlk yorum yazan siz olun

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Öğretmen Atamaları Haberleri