- Milli Eğitim Bakanlığının son 3-4 yıldır öğretmen atama sayılarını belirlemedeki mantığı yüzünden atama bekleyen öğretmenlerden daha çok öğrenciler mağdur olmaktadır.Önceden yani 3-4 yıl öncesine kadar Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen açık sayılarına orantısal olarak olarak atama yaptığı için hiçbir ders etkilenmeden öğretmen ihtiyacı karşılanırdı. Ama şuanda Milli Eğitim Bakanlığı atamaları açıktan ziyade baskıya göre veya bekleyen kişi sayısına göre yapmaktadır.
Bu durumdan en çok olumsuz etkilenen branşlar Din kültürü ve ahlak bilgisi İngilizce, özel eğitim ve sınıf öğretmenliğidir. Bu öğretmenlerin etkilenmesinden daha ziyade öğrenciler için bu branşlardan öğretmen ihtiyacı artmaktadır. Bu derslerdeki öğrenci başarısı ciddi anlamda düşmektedir. Özellikle doğu illerinde çocuklar okuma yazma öğrenmeden ortaokula geçmektedir.
Milli eğitim bakanlığının hemen bu mantık dışı durumdan çıkması hiçbir duygusallığa veya baskıya kulak asmadan profesyonel düşünerek öğretmen atama sayılarını beklirlemelidir.
Şuanda Öğretmen ihtiyacımız 90 bin,şubatta atama sayımız 30 bin yani 3 te 1 i. Örneğin İngilizce öğretmeni ihtiyacımız 21 bin ise 7 bin İngilizce öğretmeni ataması yapmalıdır. Örneğin Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmen ihtiyacı 15 bin ise 5 bin Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni ataması yapmalıdır. Sınıf öğretmeni ihtiyacı 18 bin ise 6 bin sınıf öğretmeni ataması yapmalıdır. Özel eğitim öğretmeni ihtiyacı 12 bin ise 4 bin özel eğitim öğretmeni ataması yapmalıdır.
Milli eğitim bakanlığı Özel eğitimden atama bekleyen öğretmen sayısı 2 bin olduğuna göre 5 bin öğretmen ihtiyacının 3 binini ağustos ayına aktarmalıdır. Ağustos ayında yapılacak olan 20 bin öğretmen atamasının üzerine ekleyerek 23 bin öğretmen ataması gerçekleştirmelidir. Yani diğer branşlara aktarmamalıdır. Diğer branşlar şişerken bu branşlarda öğretmen ihtiyacı katlanarak artmaktadır.
Diğer yandan açığı olmayan branşlara atama yapılmamalıdır. Örneğin x branşında açık 6 ise 2 öğretmenden fazla atama yapılmamalıdır. Yani kısacası atamaları açığın 3 te 1 i oranında tam bir şekilde hesaplayıp yapmalıdır ve hiçbir şekilde baskılara ve duygusallığa yer verilmemelidir.