7 Ocak Salı günü Gebze’de yapılan promosyon ihalesi ile ilgili olarak “Yörük sırtından kurban kesmeyi alışkanlık edinmiş ve durduğu yeri bir türlü kestiremeyen TIS-SEN Şube başkanı dönerken yine bize çarpmış ve çamurlarını üzerimize sıçratmıştır. İyi niyetten uzak bir üslupla yapılan ve amacı durumu fırsata çevirmekten öteye geçmeyen tuhaf açıklamaya ilişkin açıklamamızdır!
Kendilerinin işyeri temsilcilerine gönderdikleri bilgilendirme mesajı İle ilgili hiç bir beyanımız ve bilgimiz olmadığı halde tuhaf bir biçimde kimseden izin almayacaklarını belirtmişlerdir. Bizim açımızdan hiçbir karşılığı olmayan bu garip yaklaşımın taktirleri kendilerine aittir. İzin alıp almamaları bizim gündemimizin tamamen dışında bir süreçtir. İzin mercileri kimdir bilmeyiz. Sendikamızı da hiç bir şekilde ilgilendirmez.
İhale şartnamesinde yapılan değişiklikler bir olumsuzluk içermemekte tam aksine Gebze'deki çalışanlar için olumsuzluk içeren durumların düzeltilmesine dönük yapılmıştır.
Sendikamızın Şube başkanı Sayın Şahin Yaşlık ve Gebze yönetimimiz Öğretmen ve memurlar için en iyi sonucu arzuladıklarını söylemiş ve ihale sürecinde de en yüksek rakamın alınması için elinden geleni yapmışlardır.
TIS-SEN başkanı Eğitim Bir Sen’in kendilerini ihalede istemediğini söyleyerek kendisini aramamıza rağmen bu konuda bize hiç bir şey sormadan yine fırsatçılık yapmaya çalışmaktadır. Hiç bir mecrada diğer sendikaların ihaleye dahliyle ilgili tek bir beyanımız da imamız da yoktur. İhaleye katılımlarından rahatsız olmamız için bir gerekçe de yoktur. Şeffaf işlemiş bir süreç için kimseden rahatsızlık duymayız. Hatta fırsatçılık yerine dayanışma anlayışı İle atılacak her Adım bizim için kıymetlidir.
İhale sonucunda ortaya çıkan rakamlar Gebze’deki bankaların isteksizliğine rağmen bizzat sendikamızın girişimleri ile son halini almış ve Gebze şartları düşünüldüğünde iyi bir sonuç elde edilmiştir.
Eğitim Sendikaları Platformu Kuruldu
İhale günü ihaleye katılmadıkları için ihaleden sonra bir nezaket içerisinde diğer tüm sendika temsilcileri gibi TIS-SEN Başkanını da sonucu değerlendirmek için yemeğe davet ettik. Kendisi başka bir programı sebebiyle katılamayacağını söylemesine rağmen art niyetli bir tutumla durumu fırsata çevirmiş ve daveti “hakaret kabul edeceğini” söyleyerek ucuz kahramanlık peşine düşmüştür.
İstişareye verdiğimiz değerin bir yansıması olarak kendilerine ilettiğimiz daveti art niyetli bir yaklaşımla malzeme yapmak bir sendikacıya hele hele bir öğretmene hiç yakışmamıştır. Çünkü ihalede görevli olan üyelerinin diğer her haber gibi tanık olduğu ve takdir ettiği davet konuşmasını kendisine uçurmamış olması mümkün değildir.
Kendilerinin istişareden kaçınıp “bu durumu nasıl kullanırız kurnazlığı” ile hesap yaptıkları saatlerde ihale sonucunu kendi üyelerimiz ile istişare etmek üzere anket uygulamamızdan duydukları rahatsızlık da yine garabet açıklamalarının bir parçasıdır. Tüm çalışanlara anket uygulamamız mümkün değildir. Bunu yapmak bizim görevimiz de değildir. İstişareden kaçınan ve emir komutayı şiar edinmiş bir anlayıştan bu durumu anlamalarını da beklemiyoruz!.. Üyelerimizin değerli olduğunu anlamış olmasını da kıymetli bir gelişme olarak kenara not ediyoruz! Her ne kadar meslektaşı olan öğretmenler için bu ifadeyi küçümseyici bir üslupla kullanmış olsa bile...
Ortada bir başarısızlık olmadığı gibi bir ortağa da ihtiyacımız yoktur. Hele ki hiç bir icraatleri olmadığı halde sadece Eğitim Bir Sen üzerinden prim yapma ve konjektürü kovalama peşinde olan bir anlayışla yan yana durmayı da zul sayarız.
İhale sonucunda var gücümüzle çalıştığımızı da lütfedip beyan etmiş kendileri ancak üyelerimiz de öğretmen arkadaşlarımız da TIS-SEN Başkanının beyanına gerek duymadan bu gayreti görmüş ve takdir etmişlerdir. Eğitim Bir Sen yönetimi, beyfendiler çay içip entrika planlarken Gebze'deki çalışanlar için en iyiyi alabilmek adına bankaları ziyaret etmiş ve pazarlık yapmıştır. Üstelik bu durumu da bir lütuf olarak görmüyoruz! Çünkü fırsatçılık değil sendikacılık yapıyoruz.
Sendikamızın Gebze’de yapılan ihale sürecinde gösterdiği gayret ve özveriyi güya küçümseyerek yalan yanlış beyanlarla algı yaratma peşinde olan TIS-SEN başkanına son sözümüz şudur ki: Sendikacılık yalan beyan ve kötüleme kültürü üzerine inşa edilemez. Yetkili oldukları dönemde öğretmen ve memurlara tek bir katkısı olmamış bir anlayıştan sendikacılık öğrenecek de değiliz. Sendikacılık hakkı savunmayı ve bedel ödemeyi gerektirir. Eğitim Bir Sen de tam olarak bunu yapmıştır. Sürekli olumsuzlukları gözleyip fırsata çevirmeyi bir kenara bırakırlarsa öğrenecekleri çok şey olduğunu göreceklerdir...
Fazlı YAĞMUR
Eğitim Bir Sen Gebze Başkanı