Sayın Ali Yalçın'a Soruyorum: Kendinizi Başarılı Buluyor Musunuz?

 Geçtiğimiz gün 4. dönem toplu sözleşme görüşmeleri sona erdi, mutabakata varıldı ve imzalar atıldı. Yetkili sendika Memur-Sen 2018 yılı için %3.5 + %4, 2019 yılı için %4 + %5 zam oranlarına imza attı. Toplu sözleşme sonrasında verilen zammın oldukça az olması sebebiyle Memur-Sen'e tepkiler çığ gibi büyüdü. 

 Konu ile ilgili olarak Mebpersonel.com sitemize gelen bir değerlendirme yazısını yorumsuz olarak siz değerli okuyucularımız ile paylaşıyoruz: 

Sayın Başkan; Toplu Sözleşme süreci 21 gün sürdü. Bu süreçte durdunuz durdunuz hükümetin teklifini beklediniz. Birkaç gün kala hükümet yüzde 3+3+3+3 teklifini sundu. Siz ise her türlü teklife hazırlık yapmıştınız ve teklife kapalıyız kartını kaldırdınız. Geçen sürede kartondan kartlar hazırlayacağınıza hükümeti erken teklife zorlayacak bir hamle yapsaydınız hükümet teklifini bu kadar geciktirmezdi ve bu kadar düşük bir teklif almazdınız.

 Taraflı tarafsız herkes kapalıyız çıkışınızın ardından hükümetten çok daha iyi bir teklif geleceğini zannetti. Gelmedi çünkü katıldığınız programlarda, Yüzde kaçlık bir teklif gelirse imzalarsınız sorusuna 4-5 puanlık bir artış olursa sözleşme imzalarız şeklinde cevap verdiniz. Bu da hükümetin işine geldi tabi. Sürenin dolmasına 8 saat kala şu meşhur buçuklu teklif geldi hükümetten. Enflasyon ve adalet sınırı olarak gördüğünüz teklifi müzakereye açıp kapalı kapılar ardında sayın Cumhurbaşkanından buçuklar dilenmeye başladınız. Dilenmek diyorum çünkü sendikacılık tarihinde görülmemiş bir şey yapıp bir ilke imza attınız. Tüm kamu çalışanlarını işverenin kucağına attınız.

 Gecenin geç saatlerinde buçuğa ileri tarihli bir buçuk ekleyerek 4. Toplu sözleşme metnini imzaladınız. Süreç böyleyken;

1-    4. Toplu sözleşme metni öncekilerden de kötü bir netice doğurmuştur.

2- Masaya otururken önceliğimiz diye ifade ettiğiniz 4/c'lilerin kadroya alınması, bayram ikramiyesi, 2018 için yüzde 16 ‘lık zam oranı, refah payından kamu memur ve emeklilerinin faydalandırılması gibi maddelerin hiçbirinde başarılı olamadınız.

3-    Kıytırıktan birkaç maddeyi kazanım olarak sosyal medyada paylaşıyorsunuz.

4-    Ücret noktasında en mağdur grup olan emeklilerle ilgili bir kazanım dahi yok.

5-    4/c liler için kadroya alınmalariyla ilgili temenniden öteye gitmeyen açıklamalar.

Siz ne yaptınız;

1-    Basın açıklamanızda Çalışma ve sosyal güvenlik bakanını yağlayıp balladınız.

2-    Hükümet lehine yaptığınız fedakarlıktan bahsettiniz.

3-    Basın açıklamanızda hükümetin yetkilisi gibi onların ağzından açıklamalarda bulundunuz.

4-    Tüm ifadelerinizde 4. Toplu görüşmenin hükümete maliyetinden bahsettiniz.

5-    4. Toplu sözleşmeyi imzalarken sanki siz ve arkadaşlarınızın kafasına silah dayanmış da öyle imzalıyor bir haliniz vardı.

Ne yapmalıydınız;

1-    Sürenin hükümet tarafından eritilmesini beklemeden yanınıza diğer sendika başkanlarını da alıp hükümeti grevle tehdit eden sert bir basın açıklaması yapmalıydınız ki İsmail KONCUK bey buna hazır olduğunu ifade etmişti.

2-    Enflasyon sınırının altındaki bir teklifi pazarlık konusu etmeyip masaya oturmamalıydınız.

3-    Pazarlık edilebilir bir teklifin ardından kapalı kapılar ardında değil daha şeffaf bir ortamda pazarlıklarınızı sürdürmeliydiniz.

4-    Pazarlıklarınızı ana konular üzerinde yoğunlaştırıp kamunun kırmızı çizgileri üzerinde yoğunlaşmalı, üfürükten teyyare maddelere takılmamalıydınız.

5-    İstediğiniz neticeyi alamadığınız takdirde kararı heyete tevdi edip başınız dik bir şekilde masadan kalkmalıydınız.

Sonuç:

1-    Kamu personelleri ve emeklileri 2 yıl daha enflasyon canavarına yem ettiniz.

2-    4. Toplu sözleşme “Buçuklu Sözleşme” olarak literatürdeki yerini almıştır.

3-    Tüm toplu sözleşmeler içerisinde memurun masada satıldığı yegane sözleşme bu sözleşme olmuştur.

4-    Sayın Ali YALÇIN literatüre “Kümülatif Zam” kavramını kazandırmıştır.

5-    İlk defa bir sendika başkanı için Milletvekilliği sözüyle memur ve emeklileri masada sattı, dedikoduları çıkmıştır.

6-    Yine ilk defa bir sendika başkanı kendi üyeleri tarafından başarısız bulunmuş, diğer sendika mensuplarına veya sendikasız memurlara karşı savunulacak bir şey bırakmamıştır.

7-    Sağ görüşlü sendikaların sendikacılıktan anlamadıkları ortaya çıkmıştır.

Hak talep etmek yerine Cumhurbaşkanından dilenmek yöntemini tercih edilmiştir. Sayın Ali YALÇIN’a soruyorum:

1-    Kendinizi bu toplu sözleşme sürecinde başarılı buluyor musunuz?

2-    Eski başkan Ahmet GÜNDOĞDU ve başkanlık yarışındaki rakibiniz Ahmet ÖZER beyler sizi başarınızdan ötürü tebrik ettiler mi? (Twitter’ı aktif kullanan iki zat. İki gündür sesleri çıkmıyor.)

3-    EBS Başkan vekillerinden biri veya bir kaçı Türkiye ekonomisi zor günlerden geçiyor bu nedenle buçuklu sözleşmenin altına imza attık dediği söyleniyor. Bu söylentinin doğruluk derecesi nedir?

4- İstifa etmeyi düşünüyor musunuz?