Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim hizmet kolunda faaliyet gösteren sendikaların 2.dönem için almış oldukları birtakım eylemsel kararlar ile gerçekleştiğini görebilmekteyiz. Şöyle ki;
Eğitim İş sendikasının ‘’ücret yoksa nöbet yok’’ çağrısı ile başlatmış olduğu eylemliliğe, bu ders yılının 2.yarı yılında diğer sendikaların da aldıkları genel merkez yönetim kurulu kararları ile katılacaklarını büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz. Üyelerini ‘’ÜCRET YOKSA, NÖBET YOK’’ eylemliliğine 2. yarı yıl için davet eden TÜRK EĞİTİM SEN, EĞİTİM SEN, AKTİF EĞİTİM SEN ve DİĞER SENDİKALARI almış oldukları sendikal eylemliliği genişleten bu kararlardan dolayı da tebrik ediyoruz. Elbette, ilk etapta tebrik edilmesi gereken sendikanın ise EĞİTİM İŞ olduğu taraflı ve tarafsız herkesçe yadsınamaz. Zira; bu konuya ilişkin ilk eylemlilik kararını alan bu sendika idi ve üyelerinin de bu eylemlilik halini pratiğe geçirmeleri ile eylemlilik durumunu geniş bir alana yaydıklarını, okullarda oluşan sinerjinin ise tepeye kadar nasıl bir sirayet ile karşılık bulduğunu da görebiliyoruz. Bir sendikanın üyeleri arasında meydana gelen bir sinerjinin, diğer eğitim emekçilerinin üyesi oldukları sendikaları da nasıl etkilediğini, sendikaların konuya dair aldıkları eylemlilik kararı ile apaçık bir şekilde müşahede edebiliyoruz. Bu bakımdan, söyleyebiliriz ki, 2. Yarı yılda okullarda, anayasal yasak olan ‘’angarya’’ olduğu düşünülen nöbet görevini, eylemlilik kararı alan sendikaların üyesi olan öğretmenler ‘’ÜCRET YOKSA NÖBET YOK’’ eylemliliği içinde yerine getirmeyecektir. Başlangıçta, minicik ama kararlı olan bu eylemliliğin, şimdi kocaman olacak olan örgütlülük hali ile de, birçok kişinin eylemlilik kararını pratikleştirmesi için daha da yüreklenmesinin önü açılmış olunacaktır. MEB’in, şurada, birtakım toplantılarda, kurullarda tavsiye olarak nöbet görevinin ücretlendirilmesine dönük kararlar aldığını biliyoruz. Ama ne hikmetse, kararların ardından yapılan yayınlarda, sanki bu alınan kararlar gerçekleşmiş gibi servis edildiğine şahidiz. Ne yazık ki, yayınların MEB’in tavsiye ya da nasihat ya da salık verme gibi kararlarını bilinçli olarak böyle algılayıp, taktiksel gerek olarak da böyle servis edilmesi gerektiğini de onca deneyim ardından anlamayacak kadar da bu camianın bireyleri saf ve ahmak değildir. İşte, tam da bu noktada, MEB’in parasal nasihatlerini gerçekleştirmek için çok ağırdan aldığını, bunun için de oyalama mekanizmalarını çalıştırdığını düşünürsek, belki de gelecek des yılında gerçekleşecek nöbet görevi ücretlendirilmesini, sendikaların almış oldukları bu eylemlilik kararları ile öne çekeceklerini tahmin ediyorum. Demek ki, MEB’in nasihat, öğüt, salık verme, öneri, tavsiye niteliğinde olan kurul, şura , toplantı kararlarının gerçekleşmesi için sendikaların yekvücut bir şekilde eylemlilik hallerini öne sürmeleri, ücretlendirilmemiş angarya olarak saydığımız bir nöbet görevinin bertarafı için doğru bir sendikal hamledir. BU HAMLELERİ YAPMAK İÇİN SENDİKAL TARİHİMİZİN DENEYİMLERİ YETERLİDİR... BİLİNMELİDİR Kİ, EYLEMLİLİKTE, ONCA DENEYİMDEN SONRA HAMLEDE HAMLIK, SENDİKAL GEREKLERDEN YOKSUNLUKTUR ASLINDA...
Ücretlendirilmemiş nöbet anayasal angaryadır denerek alınan ‘’ÜCRET YOKSA NÖBET YOK’’ çağrısı ile nöbet görevini boykot etme kararının kararlılığı ile diğer sendikaları da içine alarak, genişleyip büyüyerek devam eden bu eylemlerde yer alacak eğitim emekçilerinin, kraldan çok kralcı ya da ali kıran başkesen olabilecek okul müdürlerine karşı ibraz etmeleri gereken belgeler şunlar olmalıdır:
1- Anayasa`nın 18. Maddesi :
II. Zorla Çalıştırma Yasağı
| Hiç kimse zorla çalıştırılamaz. Angarya yasaktır. |
2- Sendikanızın genel merkez yönetim kurulu toplantısında bununla ilgili alınmış olunan kararın yer aldığı toplantı karar belgesi.
3- MEB Hukuk Müşavirliğinin, sendikal karar gereği yapılan eylemlerden ötürü kişinin cezalandırılamamasına ilişkin yazı.
4- Danıştay’ın ilgili dairelerinin ve yerel düzeydeki bazı idari mahkemelerin, sendikal eylemliliğin cezalandırılamayacağına dair kararları.
Ayrıca, baktınız anlamıyor o zaman şu aşağıdaki belgeyi de sunabilirsiniz... ‘’GOV.TR’’ uzantılı resmi bir internet sitesi üzerinden alınmıştır. Maarif müfettişi ağzından:
Netice olarak, sendikalarımızın sahadaki eylemlilik hali birlikteliğini daha sık göstermeleri, eylemlilik halini üyelerini ‘’sineye çek...’’ durumundan kurtarıp, ‘’silkin ve kendini eylemlilik ile belli et...’’ durumuna getirmeleri, haklar noktasında tuttuğunu koparan bir camia izlenimi vermeleri gerektiğini düşünüyorum. Özellikle, destekleyici eğitim kurslarında görev yapacak öğretmen yetersizliğinin önüne geçmek için bu görevleri karşılığındaki ücretlerinin normak ek ders birim ücreti üzerinden HESAPLANMAYACAĞI ile ilgili BAŞBAKAN VE BAKAN AĞZIYLA ÖĞRETMENLERE, TAMAMEN BU GÖREVLERE TEŞVİK İÇİN EDİLEN SÖZLERİN DE (VAATLER) ne kadar ciddiye alınacağını ve geçerli olacağını, bu görev karşılığındaki ücrette kımıldamama hareketsizliğini ek ders ücreti bordrolarında gören öğretmenler anlamışlardır sanırım. Bunun için de örgütlenerek ücret hareketsizliğine karşı harekete geçilip, bunu bertaraf edebilecek bir eylemlilik kararı alınmasını da naçizane tavsiye ediyorum. ZİRA; EĞİTİM EMEKÇİSİ İÇİN ALDATILARAK OYALANMA TAKTİĞİ GINA GETİRMEKTEDİR ARTIK.
NOT: OKULLARDA, EYLEMLİLİK KARARLAR GEREĞİ NÖBET TUTMAYAN ÖĞRETMENLERİN BU ÖRGÜTLÜLÜĞÜ KARŞISINDA MEB’İN OKULLARDAN GELEN GERİ DÖNÜTLER VE RAPORLAR DOĞRULTUSUNDA OYALAMA SÜRECİNİ DAHA FAZLA UZATACAĞINI TAHMİN ETMİYORUM....
KAMU SİTELERİ ARACILIĞI İLE ALLANIP PULLANIP SONRA BALLANDIRILIP SERVİS EDİLEN OYALAMA TEŞVİKLERİNE DEĞİL, O TEŞVİKLERİN GERÇEKLEŞMEMESİ KARŞISINDA ALINACAK KARAR GEREĞİ ORTAYA KONULACAK SENDİKAL EYLEMLİLİĞE TÜM EĞİTİM EMEKÇİLERİNİ DAVET ETMELİYİZ...
Yahya ASLAN