TABLET İN! ÖĞRETMEN OUT

TABLET İN! ÖĞRETMEN OUT
Çok değil, bundan 15-20 yıl önce başta köprüler olmak üzere, otobanlarda yol ücretini tahsil etmek üzere “gişe memurları” var idi. Özellikle İstanbul gibi metropol şehirlerde elden paranın alınması, para üstünün verilmesi gibi nedenlerden dolayı trafik ağır işler ve kuyruklar kilometrelerce uzardı. Yine iki yıl öncesine kadar, metro ve tramvayın jetonları, gişe memurları tarafından satılırdı. Hatta daha gerilere gidersek bankamatikler ve internet icat edilmezden önce bankacılık işlemleri için saatler harcardık. 
       Karayollarındaki gişe memurlarının yerini OGS ve KGS ler aldı. Devlet bir taşla iki kuş vurdu. Zira hem trafik nispeten rahatladı hem de maaş ve zam istemeyen, eylem yapmayan bir makine ile işlerini yürütmeye başladı. Tramvay ve metrolarda ise jetonmatikler insanların ekmeğine galebe çalarcasına işlerinden edip, işsizler ordusuna kattılar. Bankamatikler sayesinde en az beş gişe memuru çalıştırması gereken bankacılar, iki memurla işlerini yürütmeye başladılar.
         Yukarıda ki üç örnek, teknolojik gelişmenin, istihdam adına insanların aleyhine olduğu, ancak sonuçları itibarıyla genel bir fayda sağladığı görülmektedir. Özellikle köprülerde ki OGS uygulaması insanların trafik çilesini hafifletmiş, gişe memurlarını da egzoz gazından kurtarmıştır.
     Her mesleğin kendine has zorlukları olduğu gibi alternatifi de bulunabilir. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, yüzlerce meslek tarih oldu, olmaya da devam ediyor. Yüzlerce mesleği yutan teknoloji daha hangi meslekleri boşa çıkaracak acaba?
      Hayal dünyamızı zorladığımızda maddeye yönelik mesleklerin bekasına dair garanti vermek imkânsız gibi. Buna, bugünün en popüler mesleği sayılan “reklamcılık” dahil. Çizim ve proje işleriyle uğraşan mühendislik, şehir planlaması yapan belediyecilik, bankacılık, tapu memurluğu, marketçilik kısaca malzemesi evrak ve madde olan her meslek bir gün yok olabilir. Olmasa dahi tartışılabilir. Belki de bu tartışmaya siyaset bile dahil edilip, ne olacak, el kaldırıp indiren vekiller yerine robot vekiller geliştirilebilir!
     Ama kimse kalkıp da malzemesi, hammaddesi insan olan “öğretmenlik-muallimlik” mesleğinin bir gün muadilinin geliştirileceğini ve öğretmenlere gerek kalmayacağını iddia edemez.  Bunun tartışılması dahi en hafifinden zavallılık olur. Japonların bir gün çocuk bakıcısı robotlar geliştirebileceği ihtimali vardır. Ancak kaç kişinin o robota çocuğunu emanet edebileceği meçhuldür. Çocuk eğitiminden değil, bakıcılığından söz ediyorum. Kaç kişi acaba çocuğunu bir makineye güvenerek emanet eder? Yoksa tablet ve akıllı tahtaların, gerçekten akıllı olduğuna inanıp, çocukları eğiteceği ve öğretmenliğin fuzuli olacağına mı inanılıyor?
      İnsanlık tarihi eğitim ve öğretmenle başlamıştır. İlk insan ve ilk Peygamber Hz. Adem(as) dünyaya gönderildiğinde öğretmenliği,  ilminin genişliği ve sonsuzluğu mutlak olan Allah(cc) tarafından yapılmıştır. Yüce Rabbimiz Bakara 31. Ayette mealen “Allah, Âdem’e bütün varlıkların isimlerini öğretti. Sonra onları meleklere göstererek, “Eğer doğru söyleyenler iseniz, haydi bana bunların isimlerini bildirin” dedi.” buyurmaktadır. Bu ayet bize ilk insanla birlikte muallimlik mesleğinin başladığını alenen bildirmektedir. İlk insanın ve tüm Peygamberlerin aynı zamanda bir “öğretici” olduğu bilinmektedir. Tarih öncesinden 21. Yüzyıl dünyası teknolojik dönemine kadar, tarih boyunca bu meslek hep var olduğu gibi öneminden bir şey kaybetmemiş, tam tersine daha da artmıştır.
    Bütün bunlar bize, öğretmenlik mesleğinin önemini ve onurunu tartışmanın abesle iştigal etmek olduğunu göstermektedir. Popülizm yaparak her öğretmen mükemmeldir demiyor, iyisi ve daha iyileri vardır diyorum. Ama bu, öğretmenlik mesleğinin hafife alınması anlamına gelmez.  
        Sadece maddeye değil de manaya, ruha, sevgiye, merhamete, yüreğe, gönle, yani insana hitap edebilme gibi bir kaygınız varsa bu mesleğin adı; “öğretmenlik-muallimlik” dir. Bu kavramların ve bu mesleğin değerini hiç kimse saatlerle ölçemez. Zira bazen hayatta bildiğiniz her şeyi ters-düz eden bir “an” bile yeterlidir. Unutulmamalı ki; siyaset mesleği bir gün son bulabilir ama öğretmenlik insanlık var olduğu sürece devam edecektir. Yoksa tabletlerin öğretmen  olacağını mı sanıyorsunuz???
 
 
Emrullah AYDIN
 
Eğitim-Bir-Sen İstanbul 1 Nolu Şube Başkanı 

İlk yorum yazan siz olun

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Sendikalar Haberleri