BAKANLIK BU REZİLLİĞİ DERHAL TEMİZLEMELİDİR!

BAKANLIK BU REZİLLİĞİ DERHAL TEMİZLEMELİDİR! İllerden gelen şikayetler mülakatların açıklama kaldırmaz şekilde çok büyük haksızlıklarla dolu olduğunu gösteriyor'

 Mülakata giren bir yöneticinin acı haykırışı:

"Ben üç yıldır müdürlük yapıyorum. İşimi başarıyla yaptığımı düşünüyorum. Geçtiğimiz hafta sonu mülakata girdim. Bana iki soru soruldu. Birinci soru bir ihalede geçici teminat ne kadardır sorusuna doğru cevap verdim çünkü ihale komisyonlarında da görev yapıyorum. İkinci soru ‘10 liranın arkasında kimin fotoğrafı var?’dı. Ben soruya cevap veremedim. Kılığım kıyafetim son derece özenliydi, hitabıma duruşuma büyük titizlik gösterdim. Görüşme çok olumlu geçti. Dışarı çıktığımda bazı arkadaşların iki soruyu da bilemediklerini duyunca biraz rahatladım.

Nihayet mülakat sonuçları açıklandı. Bir de ne göreyim! Sonucum 55. 2 soruyu da bilemeyen kişilerin de 90 civarında puan aldığını gördüm. İki gündür uyku uyuyamıyorum, özgüvenimi kaybettim. İstifa etmeyi düşünüyorum. Demek ki ben bu müdürlük görevini sürdürebilecek yeterliliğe sahip değilmişim diye düşünüyorum. Kendimden şüphe eder oldum. Öğretmenlerin yanında boynu bükük kaldım. Bu yapılan büyük haksızlığı hazmedemiyorum. Büyük bir küskünlük içerisine düştüm…."

Mektup devam ediyor. Hangi ilden olduğu da şimdilik bizde kalsın. Ama bize gelen bilgilere göre birçok ilde durum bundan ibaret. İllerde ilçelerde yetkili sendikanın temsilcileri listeler hazırladılar, müdürlüklere gönderildi, komisyonlara ‘ayar’ verildi, bazı adaylara soru bile sorulmadan 90 üzeri not verildi, bazı adayların da ağzıyla kuş kapsa eleneceği önceden belliydi.

Size bir soru soracağım: bir insanın bir göreve gelmesini bile bile engellemek suretiyle maddi kayba uğramasına yol açmakla elini cebine sokup para almak arasında ne fark vardır? Bu yapılan; adam kayırma, kul hakkı yemedir! Allah (cc) demiyor mu ki: ‘ Her türlü günahınızı affedebilirim, sadece kul hakkını affetmem. Bana kul hakkıyla gelmeyin.’ Hafazanallah!

Madem listeler sendika merkezlerinde hazırlanacaktı da bu tiyatro sahnesi neden kuruldu? İnsanlar sıra beklediler, heyecan yaşadılar, enayi durumuna düşürüldüler.

Bu bile bile oldu aslında. Bu haliyle mülakat yaparsanız sonucun bu olması kaçınılmazdı.

İlla mülakat yapılmak isteniyorduysa bunun yolu şuydu: komisyon üyelerinin tamamı, bu mümkün değilse en azından başkanı Bakanlık Denetçisi olmalıydı. Bir ilin komisyonuna başka ilden görevliler gitmeliydi. Mülakatlar kesinlikle video kaydına alınmalıydı.

Bunları yapmazsanız ortaya kavuklu ve pişekarın doğaçlama ortaoyunu çıkar.

Şimdi ne olur biliyor musunuz? Ben bilmiyorum! Ama ne olması gerektiğini söyleyeyim.

Madem Bakanlık her türlü sürprize gebedir, madem Bakanlığımızın ne zaman ne yapacağı belli değildir, bu saçmalığa derhal son verilmelidir. Böyle akıl almaz uygulamalarla binlerce insanı küstürmeye, yıldırmaya ve üzmeye kimsenin hakkı yoktur.

Ülke genelinde yaşanan tüm bu rezillikler iptal edilmelidir. Bu arada elinden geldiğince hakkaniyetli davranan komisyonlar da olmuş olabilir ama buna rağmen tüm mülakatlar iptal edilmeli, ya insanların içine sinecek objektif ve tarafsız şekle sokulmalı ya da eski düzen sadece yazılı sınava dönülmelidir.

Sadece yazılıyla müdür mü olunurmuş? Elbette sadece yazılı sınav puanıyla atama yapmak şimdiki durumdan yüzlerce kez iyidir.

Bu arada dua edelim de bu rezillikleri öğrenciler duymasın!

Fatih KUL

İlk yorum yazan siz olun

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yönetici Atamaları Haberleri