Bilindiği gibi 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 88 inci maddesi ile 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 36 ve 37 nci maddelerine dayanılarak hazırlanan Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine İlişkin Yönetmelik, tüm eğitim kurumu yöneticiliklerinin öğretmenlik mesleğini yapanlara verilen ikinci bir görev olduğunu ön plana çıkartmıştır. Aslında daha önce de durum farklı değildi. Ancak 657 Sayılı Kanunun 88.Maddesi nedense ona dayanılarak çıkartılan yönetmeliklerin gölgesinde kalıyordu. Şimdi durum biraz daha netleşti ve herkes konumunu daha iyi anlamaya başladı. Ama ne yazık ki yeni durumun ortaya çıkması eski alışkanlıkları ve yanlış uygulamaları birden ortadan kaldırmadı. Örneğin halen kanunda üçüncü görevden söz edilmemesine karşın okuldaki görevlerinden başka görevlere görevlendirildikleri için fiilen ayrılan yöneticiler eski koltuklarını da kimseye kaptırmak istememektedirler. Yeni görevlendirildikleri üst görev koltuklarını işgal ederken eski koltuklarını da adlarına tapuluymuş gibi bırakmak istemiyorlar. Ne de olsa geçici görevle çalışıyorlar ve her zaman geri gönderilme endişeleri var.
Peki, mevzuat ne diyor bu işe? Her şeyden önce Kanun, bir öğretmene ikinci görev olarak eğitim kurumu yöneticiliği yapma hakkı verdiği için bu görevden herhangi bir sebeple ayrıldığı tarihte yeri münhal olur ve İl Milli Eğitim Müdürlüklerinin ilk duyuruda bu yerleri ilan etmeleri ve şartları sağlayan adayları bu göreve getirmeleri gerekiyor. Ama ülke genelinde İnsan Kaynakları Şubelerinden sorumlu amirlerin tamamı şu anda geçici görevli olduklarından, bu gerçeği bilseler de görmezlikten geliyorlar. Çünkü büyük ihtimalle kendileri de bir okulun yöneticisi iken İl Milli Eğitim Müdürlüğüne Şube Müdürü olarak görevlendirilmişleridir. İlgili yönetmeliğin 27/d maddesi çok açık. Diyor ki, “Yurt içinde veya yurt dışında başka bir göreve bir yıl veya daha fazla süreyle geçici veya sürekli olarak görevlendirilenlerin bu görevlendirmenin yapıldığı,……tarihten itibaren sona erer.Anlamı şu: Eğitim kurumu yöneticisi Bakanlıkça şube müdürü , il/ilçe müdürü veya il milli eğitim müdürü olarak görevlendirilmişse zaten süresiz vekalet göreviyle görevlendirilmiş demektir ve görevlendirildiği gün okulundaki yöneticilik görevi sona erer. Eğer görevlendirme Valiliklerce yapıldıysa ve 6 ay ile sınırlı ise bu altı ayın bitiminden sonara yeniden ikinci altı aylığına görevlendirmesi halinde okuldaki görevi biter. Görevlendirme süresi toplamda bir yılı geçenlerden söz etmeye bile gerek yok onların okullarındaki koltuklarıyla hiçbir resmi bağları kalmamıştır. Yerleri boş olarak ilan edilmediği takdirde tüm yönetici adaylarına yargıya gitme yolu açılır. Ayrıca bu görevi şahsi çıkarı için doğru yapmayan yöneticiler hakkında da idari soruşturmaların açılması gerekir.
Olayın bir de devlete yansıyan mali boyutuna bakalım. Bir okul müdürü yukarıda söz ettiğim üst görevlere 657 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesine göre görevlendirilmiş ise sorun yok. Ancak görevlendirme 5442 Sayılı Kanuna göre Valiliklerce yapıldıysa işler kötü. Çünkü İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerindeki yönetim görevleri için mevzuat ek ders ücreti ödenmesini imkânsız kılmasına rağmen bu şekilde görev yapan yöneticiler okullarında aldıkları yüksek ücreti almaya devam ediyorlar. Mesela bir pansiyonlu okulda müdür iken şube müdürü olan bir yönetici okulunda daha önce aldığı haftalık 30 saat ücreti almaya devam ediyor. Biraz da iki koltuktan vazgeçilmek istenmemesi bundan kaynaklanıyor. Oysa hükmen artık okul yöneticisi olmayan birinin eski görevinden kaynaklanan ücreti alması mümkün değildir. Daha önce bu ücreti alanlar ek derslere ilişkin Bakanlar Kurulu Kararını ve Hakem Kurulu Kararlarını dayanak gösteriyorlardı. Ama yeni yönetici görevlendirme yönetmeliğine okul yöneticisi fiilen bu iş için görevlendirilen kişidir. Artık okul müdürünün asilinden- vekilinden söz edilemez. Yani Valilikçe en son görevlendirilen kim ise, okulun müdürü odur. Bir okulun da 2 müdürü olamayacağına göre başka göreve gönderilenlerin okul yöneticiliği vasıfları ortadan kalkar.
Kısacası şu anda Türkiye genelinde yüzlerce yönetici ek ders esaslarına göre haftada 18 saat karşılığı ücret alması gerekirken haksız yere devletten aylık yaklaşık 450-500 TL alıyor. Maarif Müfettişlerine ve son zamanlarda kaynak arayışında olan Maliye Müfettişlerine duyurulur.
Veli GEZER
Eğitim Yöneticisi