DYS sistemi üzerinden resmi yazışmaları yazmak yöneticilerin yapması gereken işlerin başında gelmektedir. MEBBİS, KBS Maaş, ücret ve Taşınır İşlemleri, HİTAP işlemleri hepsi uzmanlık isteyen konulardır. 6331 sayılı Kanunla belirlenen İş Sağlığı ve Güvenliği konusu başlı başına çok büyük sorumluluklar ve yasal hükümlülükler getiren bir husustur.
Mevcut yönetmelikle veya sınavla yöneticiliğe başlayanlar bunun hiçbirini bilmemektedir. Hele başladığı yerde memur, mutemet, tecrübeli yönetici yoksa (çoğu okullarda yok) bu işler çok aksamaktadır. Yeterli eğitim alamadığı için de birkaç yıl bunları öğrenmekle geçmektedir.
Mevcut şekliyle veya sınavla yapılacak yönetici seçimlerinde yukarıdaki hayati konularda bir eğitim olmadığı için, öğretilmeyen konularda bir sınavın da bir faydası yoktur.
Okul yöneticiliği çok fedakârlık isteyen, mesai kavramı olmayan, artı bir geliri olmayan bir meslektir. Herkes dersini verir gider, yönetici sorunlarla çoğu zaman yalnız boğuşmak zorunda kalır. Bunun yanında insanla uğraşmak, ona şekil vermek, yönetmek de insana ayrı bir gurur, ayrı bir heyecan verir.
Mevcut yönetici belirleme sistemi yukarıda belirttiğim konularda eksiklikler ve aksaklıklar içerdiği için, yöneticiler için yeni bir alt yapıya, yeni bir akademik eğitime ihtiyaç vardır. Kamuoyundaki tüm bu tartışmaları göz önüne alan Milli Eğitim Bakanı Prof. Ziya Selçuk, bu konuda çalışmalara başladığını ifade etmiştir.
Bununla birlikte bu sorunu ortadan kaldırmak için yönetici atamanın sınavla yapılması yönünde görüşler, kamuoyunda tartışılmaya başlanmıştır.
Tapu müdürü, mal müdürü veya nüfus müdürü seçimi sınavla yapılabilir. Çünkü bu yöneticilere sınavda sorulan sorular, işlerinde yaptıkları konularla ilgilidir.
Ancak; Okul Müdürlüğünde sınavda sorulan konular uygulamada hiçbir işe yaramaktadır. Bilginin yanında inisiyatif, irade, cesaret, öfke kontrolü vb. duygularda çok önemlidir. Okul Müdürü, ayrıca değerlerimizle ilgili reflekslerini yeri ve zamanına göre yerine getirmelidir. Bu yüzden öğretim enternasyonal iken, eğitim millidir.
SINAVLA YÖNETİCİ SEÇMENİN SAKINCALARI
Sınavın maksadı bilgiyi ölçmektir. Diyelim ki; sınavda en yüksek puanı alan bir yönetici, yangın, kavga, yaralanma vb. yüksek riskli bir olaya, bir irade ortaya koyması gereklidir. İşte bu durumda; irade, risk yönetimi, olaya müdahale etme, sevk ve idare etme gibi durumlarda aciz içine düşmektedirler. Aşağıdaki örnekler Türkiye’de birçok okulda yaşanmaktadır.
Okul bahçesinde bir ilkokul öğrencisine dışarıdan birisi tacizde bulunmuştu. Veliler galeyana gelip, okulda toplanıp hesap verecek birini aradılar. Ancak velilerinden çekinen okul müdürü, korkarak okulu terk etti. Yani müdür krizi yönetemedi.
Bir başka olay da, bir lisede meydana geldi. Öğrenciler arasında çıkan bir kavgada, iri kıyımlı olan okul müdürü kavga sırasında panikleyerek kendini müdür odasına kilitledi. Ve daha sonra da istifa etti. Yani korku nedeniyle riski yönetemedi.
Diğer bir okulda da, dışarıdan okul öğrencilerine sarkıntılık yapmaya gelen kişilere müdürle müdahaleye giderken, müdür yardımcısı korkudan saklandı.
Sonuçta yöneticilerin bilgisinin yanında, dirayeti, cesareti, riski yönetmesi de çok önemlidir. En önemlisi de yöneticiliğe talipli olmasıdır.
Ayrıca daha öne yapılan sınavlarda; Türkçe, Sosyal Bilgiler, Genel Yetenek ve Psikolojiden sorular soruldu. Buradan yola çıkarak, bu branşlar dışındaki Matematik, Fen, Din Kültürü, Resim, Müzik, Beden Eğitimi ve yüzlerce Meslek dersleri öğretmenlerinin böyle bir seçme sınavında başarılı olmaları mümkün görünmemektedir. Yani herkes aynı şartlarda da değildir. Dolayısıyla çok az kişi bundan faydalanacaktır.
Ayrıca verilmeyen, öğretilmeyen konulardan yapılacak sınav neyi ölçecektir. Katılacaklara ne katacaktır? Bunun bir cevabı yoktur.
ÇÖZÜM; HER İLDE, MEB YÖNETİM AKADEMİSİ KURULMASIDIR
Buradan Yönetici Belgesi Alanlar Yönetici olabileceklerdir
Bunun için Milli Eğitim Bakanlığı, üniversitelerle işbirliği yaparak, her ilde bir Milli Eğitim Yönetim Akademisi kurması gerekiyor. Aşağıdaki konuların yarısı MEB’in kendi uzmanları tarafından verilmesi gerektiğinden sadece bu eğitimi Üniversitelerin vermesi yetersiz olur.
Bazıları bunu Eğitim Fakültesi’nde öğrenci iken yan dal olarak alınmasını önermektedir. Böylesi gerçekçi değildir. Çünkü ilgili henüz öğretmen olmamıştır, okul ortamını bilmemektedir. Belki de yöneticilik talebi olmayacaktır.
Doğrusu, on yılını dolduran tüm istekli öğretmenlerin, psikiyatri raporu alarak (aşırı heyecanlı, aşırı panik, aşırı korkak, aşırı hitabet sorunu vb. abartılı duyguları olmadığını belirten) sınavsız olarak girebileceği, bir yıl süreli bir eğitimin ardından sınav yapılarak, bir yönetici belgesi almaya hak kazanacak. Bu öğretmenler ilk önce sadece müdür yardımcılığına başvuracaklar, yönetici puanı ile beraber kıdem puanının toplamıyla açık olan yerlere müracaat edecekler ve istekliler arasında puanı yüksek olan müdür yardımcısı olacak. 5 yıl görev yaptıktan sonra da, okul müdürlüğüne müracaatta bulunabilecek. Bu sistem İlçe Milli Eğitim, İl Milli Eğitim ve Bakanlık yöneticiliklerine de devam ettirilebilir.
Yönetim belgesi olmayan, yönetici olamayacak.
Böylelikle hiçbir torpile, referansa gerek duyulmadan, tüm branş öğretmenleri, aynı şartlarda yarışarak, adil ve objektif biçimde, silsile, kıdem ve sınav göz önüne alınarak, yönetici olmaya hak kazanacak. Yani siyasi görüşüne, inancına bakılmadan, vatanın bölünmez bütünlüğüne inanan her öğretmen, alacağı yönetim belgesiyle meslek hayatı süresince yönetici olabilecektir.
Mevcut okul müdürleri ve müdür yardımcıları da görev süresi bitene kadar, görevlerine devam edecekler, bu arada yönetici belgesi alırlarsa müdürlüğe başvurabileceklerdir.
Yönetim Akademisi bir yıl süreli olacak, bitirenlere bir kademe verilecek, eğitimi mesai bitiminden sonra 17.00-21.00 saatleri arasında yapılacak ve devam mecburi olacak. Yönetim akademisinde ders olarak;
• Liderlik Becerileri, Etkili Konuşma, Motivasyon, Teknoloji Kullanımı,
• Tarihimiz, Coğrafyamız, Değerlerimiz, Eğitim Stratejimiz, Misyon, Vizyon,
• Çocuk, Ergen ve Topluluk Psikolojisi, Öfke Kontrolü, Risk Yönetimi
• MEBBİS, KBS Maaş ve Taşınır işlemleri, HİTAP
• Eğitimle ilgili kanunlar, yönetmelikler, uygulamalar,
• İş Sağlığı ve Güvenliği,
• DYS sistemi üzerinden resmi yazışmalar,
45 yıllık bir eğitimci olarak ve on okulda müdürlük yapmış birisi olarak bu sistemle yetişen, psikolojisi sağlam bir yöneticinin milletimizin kaderini değiştireceğini söyleyebilirim.
Şemsettin CERAN
“Eğitimde Yeniden Yapılanma” Kitabının Yazarı/Ankara
Kamuajans