ÇERNOBİL KANSER REAKTÖRÜ

ÇERNOBİL  KANSER  REAKTÖRÜ
26 Nisan 1986 Çernobil kazası olduğunda henüz 13 yaşında bir çocuktum.

Anlamazdım tv ekranındaki demeçleri. Bir adam çıkar; için  derdi çayı , bir şey olmaz.  Biz zaten içiyorduk ki çayı. Serde Karadenizlilik ve Türklük var. Türk çay sevmez mi ki?   Komşumuz  Hüseyin ağabeyim vardı.  Rakıyı çok severdi. Siz için o çayları, göreceksiniz bir gün buralarda herkes kanser olacak derdi. Siz benim rakıma laf söyleyin yine...Herkes  acı kahkahalarla gülerdi...Ben yine  anlamazdım, çay neden içilmeliydi? ya da rakı neden içilmemeli? Çernobil neredeydi ki bize ne ederdi ?

          Yıllar sonra rahmetli annemin bakışlarında gördüm ben Çernobil'i... Bize o kadar yakın olduğunu, doktorun Hacettepe üniversitesinin  soğuk duvarları arasında yankılanan sesinde;  anneniz  pankreas kanseri, ancak 3 ay ömrü kalmış dediğinde, babam ve kardeşlerimle koridora yıkılışımızda gördüm çaresizliği. ve O gün anladım ki Çernobil o kadar yakınmış bize... Ailemizin direğine...

         O yıllarda mahalleden  liseli büyüklerimle erkenden kalkar sahildeki kayalıklardan  balık tutmaya giderdik. Annem  sarı badanalı gecekondumuzun bahçesini çapalar, soğan  marul, fasulye , mısır ekerdi. Bir sabah Zonguldak  kıyılarına vuran ölü balıklarda  ve karadenizimizi  zifiri karanlıklara çeviren varillerde gördüm  Çernobil'i. Annemin nasırlı elleriyle  çapaladığı emeğinin üzerini karartan bulutlarda, yağan yağmurlarda gördüm  Çernobil'i. Evimizin üzerine düşen ve bizi darmadağın eden bomba misali...

         Ben, annemi Çernobil Nükleer Kazasından yaklaşık 20 yıl sonra 2005 yılında 50 yaşında pankreas kanserinden  kaybettim. Çocukluğum, gençliğim emeğin başkentinde geçti. Biz alışkındık zamansız ölümlere. Karaelmasın bizi sevdiklerimizden ayırmasına . Ama bu yabancı   ölüm, bize uzaklardan gelmişti. Biz ancak grizu patlamasını tanır, onu bilirdik. Ne bilirdik reaktörü nükleer felaketi...

         Bu hafta 1- 7 Nisan Kanser haftası ve 3 Nisan 2018 Ülkemizin nükleer teknolojiyle tanışması ; ilk Nükleer Güç santralimizin temeli Mersin Akkuyu'da atıldı. Çernobil nükleer kazasının üzerinden 32 yıl,  annemi yitirişimin üzerinden 13 yıl geçmiş. Zamanla teknoloji tabii ki daha da ilerledi. O yıllarda, askeri darbenin yıkıntılarından kurtulup yeniden  büyümeye çalışan bir Türkiye vardı. Şimdi içeride ve dışarıda  çok  güçlü bir Türkiye var.

         Dünyanın bütün gelişmiş ülkeleri Nükleer Enerjiden yararlanıyor.Ülkeler geliştikçe insanların ihtiyaçları dolayısıyla enerji ihtiyacı da artıyor. Su kaynaklarının gittikçe azaldığından hareketle, rüzgar  güneş vb  çeşitli enerji kayaklarının yanında nükleer enerjiye de ihtiyaç haiz olabiliyor.  En yakınını , kendisine can verene aracılık edeni, nükleer felakettin etkileriyle  yitirmiş bir insan olarak, geçmişi unutmadan , güvenlikten en ufak ödün vermeden  önyargılı bakmadan  nükleer güç santralleri sorgulamamız ve yararlanmamız  gerekiyor. Önyargılı bakış , kaza oldu diye bütün arabalara karşı olmaya benzer.Önyargı ki insanı hataya sürükler, çözümsüzlüğü körükler, ancak nefreti çoğaltır. Önyargı rahmani değil şeytanidir.  Şeytan ki tarihte ilk beğenmeyen, cennetten kovulandır.  Oysa bize düşen ülkemde nefreti değil sevgiyi çoğaltmaktır.Kanser haftasına dek gelmiş ve Çernobil Nükleer felaketinin yıldönümüne yakın bir tarih olsa da,  Çernobil'i unutmadan güvenliği en önemli öncelik kılarak Nükleer enerji kaynaklarından, yarınlarımız için mutlaka yararlanmamız gerekir. Her yeni yatırım mutlaka bir gereklilikten ortaya çıkmaktadır. Ürettiğimiz milli silahlarımız gibi...

          Evlatlarımızın yüzlerinin  gülmesi, yarınlarımızın güvencesi ve memleketimiz gücü için   güvenli enerji kaynaklarına kavuşmamız temennisiyle, yakınlarını  kanserden kaybetmiş her vatandaşımıza sabır, derdine deva arayan kanser hastalarımıza Rabbimden şifa  diliyorum.

         Ben o kaza olduğunda 13 yaşındaydım. ve 13 yaşında çocuk anlamaz nükleeri, reaktörü....  Anlar annesinin yüzündeki acıyı, özler yaşanmışlıkları ...memleketini...yitirdiklerini...

Rıza CEYLAN

Lider Eğitimci Yazarlar Derneği

Denetleme Kurulu Üyesi

Eğitimci Yazar

NLP Master Practıtıoner

HABERE YORUM KAT

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.