Öğretmenler Statü ve Değer Bakımından Eşit Olmalıdır
Öğretmenlik mesleği hem dini açıdan hem geçmişte ve günümüzde de geçerli bir biçimde yoğun manevi değere sahip olması gereken bir meslek grubudur. Öğretmenler için yazılmış binlerce şiir, kitap ve çekimleri yapılmış film bulunmaktadır. Bunlarla birlikte geçmişten günümüze öğretmenlik mesleği ve öğretmenlerin değerlerinin önemini vurgulayan binlerce yazılı ve görsel materyal hazırlanmıştır.
Günümüzde malesef 350 bin dolayında öğretmen atama beklemektedir. Bu sorun, başlı başına bir sorundur fakat ana kaynağı eğitim fakültelerinin gereğinden fazla öğrenci ile doldurulmasıdır. Bir öğretmenin mesleğini yapamaması oldukça acı bir durumdur ki acilen çözüm bulunmalıdır. Peki mesleğe başlayınca atanmış olmak ve olmamak arasındaki ayrım kalkmış gibi gözükse de başka sorunlar olabilir mi? Kesinlikle evet.
Öğretmenler atanmış ve ataması yapılmamış öğretmenler olarak ikiye ayrılmakta gibi gözükse de esasında öğretmenler 6'ya ayrılır:
1. Aday Öğretmen
2. Aday Sözleşmeli Öğretmen
3. Kadrolu Öğretmen
4. Sözleşmeli Öğretmen
5. Ücretli Öğretmen
6. Vekil Öğretmen
Bu ayrım Uzman öğretmen tarzı unvanlarla da daha da çeşitlendirilip artırılabilir. Bu tarz ayrımlar evvela öğretmenlik mesleğine gölge düşürmektedir. Öte yandan öğretmenlerin bu tarz isimlerle ayrıştırılması mesleki açıdan kutuplaşmalara yol açmaktadır. Öte yandan maddi gelir anlamındaki adaletsizlik bu kutuplaşmayı şiddetlendirmektedir.
Kısacası; öğretmenin sözleşmelisi, kadrolusu, uzmanı, ücretlisi, vekili olmaz.
Öğretmen, öğretmendir.
Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.