MEB Şube müdürlerini Etkilemeyecek

 Danıştay’ın görevde yükselme yönetmeliğinde yürütmesini durdurduğu maddeler

1-Danıştay görevde yükselme yönetmeliğinin 2.maddeinin g bendinde yer alan ” İlçe idare şube başkanları ile bunlarla aynı düzeydeki diğer görevler: Görevde yükselme kapsamı dışına çıkarılması ve bunlarla aynı düzeydeki kadrolar ne anlatılmak istendiğinin muğlak(belirsiz) olduğunu, yürürlüğü durdurulmuştur

Madde 2

g) (Değişik 31/08/2013-2013/4957 B.K.K) ilçe idare şube başkanlıkları ile bunlarla aynı düzeydeki diğer görevlere ve bunların yardımcılıklarına yapılacak atamalarda bu Yönetmelik hükümleri uygulanmaz

2-Sözlü sınav: Şube müdür ve aynı düzeydeki kadrolara yapılacak atamalarda sadece sözlü sınav notu esas alınmaktadır. Danıştay tek başına sözlü sınavın esas alınmasını hukuka uygun bulmamıştır. Yönetmeliğin 8.maddesine atamaların yazılı ve sözlü sınavıyla birlikte yapılabileceğini uygun görmüş bu maddeye yapılan itirazı reddetmiştir.

Madde 12/B- (Ek : 6/5/2013-2013/4957 K.)

Görevde yükselme suretiyle ilan edilen boş kadro veya pozisyon sayısı kadar atama yapılmasında başarı puanı esas alınır. Başarı puanı, şube müdürü, müdür ve bunlarla aynı düzeydeki diğer kadrolara atanacaklar için sözlü sınav; yürütmesi durduruldu.

Danıştay’ın durdurma kararı MEB etkilemeyecektir.Çünkü MEB Müsteşarı Sayın Yusuf Tekin Verdiği bir röportajda MEB de tüm yöneticiler görevlendirme olarak çalışması gerektiğine inandığını söylemiştir.

“Doç. Dr. Yusuf TEKİN: Ben kişisel olarak sadece eğitim sisteminde değil, bütün kamu yönetiminde yönetici pozisyonlarının bir görevlendirme olması gerektiğini, bu pozisyonların bir meslek olmaması gerektiğine inanıyorum. Müsteşarlık, genel müdürlük, müdürlük, dekanlık, rektörlük vs bunların tamamı için aynı şeyi düşünüyorum. Bu pozisyonlar bireylerin asıl mesleklerinin yanında geçici bir süre için yürüttükleri bir görev olduğuna inanıyorum. Dolayısıyla bakanlığımız bünyesinde de asıl kadronun eğiticilik, öğretmenlik olduğunu, bunun dışındaki pozisyonların bir meslek değil geçici bir görev olduğunu düşünüyorum. Ayrıca görevlendirilen tüm bu personelin kendisinden beklenen işlevi sağlıklı olarak yerine getirebilmesi için çalışma ekibini seçebilmesinin gerekliliğine inanıyorum. Biz bahsettiğiniz yasal düzenlemeyle bu yönde bir adım attık. Okul yöneticiliğinin asli bir meslek olmadığını, aslolanın öğretmenlik olduğunun altını çizdik ve okul yöneticisi olarak görevlendirilen öğretmenlerimizin bir kadro kurarak çalışabilmesinin önünü açtık. Aslında bütün kamu yapılanmasında bu tür kadroları benzer bir pozisyona dönüştürmek elzemdir. Türk kamu yönetiminde idari pozisyonlar bir meslek olarak tanımlanmak durumuna gelmiştir. Oysa bu dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde böyle değildir. Bir insanın mesleği hekimlik, öğretmenlik, müfettişlik ve benzeri gibi uzmanlaştığı bir konudur. Oysa bürokratların tamamı kendisini genel müdür, müsteşar, müsteşar yardımcısı, daire başkanı gibi unvanlarla tanımlamakta ve bu pozisyonları bir meslek haline getirmektedirler. Bu, bütün kamu bürokrasisinde terk edilmeli, özel olarak da milli eğitimde bundan bir an önce vazgeçilmelidir. Sistem içindeki herkes öğretmendir, tanımlanacak meslek öğretmenlik olmalıdır. İdari pozisyonlar ise geçici bir hizmet birimi haline getirilmelidir. Bunun sağlanması ise, bahsedildiği gibi bu pozisyonların geçici olduğu ve bir kadro olmadığı algısının yerleştirilmesi ile mümkün olacaktır”.şeklide cevaplayarak .

MEB de bundan sonraki yönetici görevlendirmelerinin en alt seviyedeki yöneticiden en üst seviyedeki yöneticiye (müsteşar dahil) görevlendirme olması gerektiğini söylemiş şube müdürlüğü hariç yapılan tüm atamalar görevlendirme şeklinde yapılmıştır. Şube müdürlüğünün istisna tutulması önceden sınav yapılacağının duyurulması ve sınavın yapılmış olmasıdır.Okul müdür yardımcısının bile görevlendirme yapıldığı bir sistem şube müdürlüğünü bunu dışında tutması düşünülemez.

Anlaşılan o ki Danıştay’ın bu kararı MEB’in işine gelecek yanlışlıkla çıktığı geri dönmek isteyip de dönemediği , şube müdürlüğü atama yolculuğu  işlemi böylece son bulmuş olacaktır.

Danıştay’ın bu kararlıyla bundan sonra tüm kamu kurum kuruluşlarında   ilçe müdürü ve şube müdürlüğü  atmaları yapılamayacak önce sadece MEB de uygulanan görevlendirme  ilçe müdür ve şube müdürlüğü ,diğer kurumlarda çok rahatlıkla bundan sonra uygulanabilecektir.

Şube Müdürlüğü atamaları iptal olduktan sonra yeniden değerlendirme yapılıp atama yapılır diye bekleyenler sanırım çok bekler.(bende dahil)

Görevlendirmeye devam

Fatih GENÇ

Kamu.tv.tr