Güçlü Bir Sanayi İçin Meslek Öğretmenleri Atama İstiyor

         Sakın 28 Şubat sürecinden bahsedeceğimizi düşünmeyin.Bunu artık duymayanınız bilmeyeniniz kalmamıştır. Meslek liselerinin ne durumlara düştüğünü, dönemin siyasi politikalarından ötürü bu liselerin uğradığı zararı herkes bilmektedir.

 

        Şimdi gelelim asıl konuya. Ülkemiz son 12 yılda gelişen sanayisi ile Orta Doğu’nun ve hatta Avrupa’nın örnek gösterilecek bir ülkesi konumuna gelmiştir. Bundaki en büyük etkenlerden biri de dinamik genç iş gücüne sahip olmasıdır. Ancak biz bu iş gücünden gerçekten yeteri kadar verim alabiliyor muyuz? Eğer ki milli arabalarımız, uçaklarımız, gemilerimiz, makinalarımız olsun istiyorsak boynumuza takılmış olan montaj sanayi ülkesi zincirlerini kırmamız, bunu başarabilmek içinde genç ve dinamik iş gücünü, nitelikli dinamik iş gücüne çevirmemiz gerekiyor. Evet yanlış duymadınız nitelikli iş gücü. İşte burada mesleki eğitimin önemi ortaya çıkıyor. Üretim yapacak ve  sanayimizi güçlü hale getirecek firmaların en büyük sıkıntılarından birisi ne biliyor musunuz? Çalıştıracak nitelikli personel bulamamaları. Acı ama gerçek. Ne yeteri kadar mesleki eğitim okulumuz var ne de bu okullarda mesleki eğitimi verecek yeteri kadar öğretmen. Peki ya bekleyenler, binlerce… 

Bu okullarda dersler ya boş geçmekte, ya bir öğretmene kaldırabileceğinden daha fazla ders verilerek, ya da derslerde ücretli öğretmenlik adı altında taşeron öğretmenlik sistemi uygulanarak dersteki verim azalmaktadır. Derslere başka branşlardan giren öğretmenleri saymıyorum bile. Öncelikli olarak yapılması gereken bu okullardaki öğretmen açığının kapatılmasıdır. Daha sonra bu okulların sayıları artırılarak öğretmen başına düşen öğrenci sayısı azaltılmalı ve gerekli yatırımlarla kalite artırılmalıdır. Gerekiyorsa, meslek liselerinin devamı şeklinde olan meslek yüksek okulları üniversitelerden ayrıştırılarak meslek liseleriyle birleştirilip mesleki liseler 6 yıla çıkarılmalı ve öğrenciler sanayi okul işbirliği kapsamında yarı zamanlarını çalışarak yarı zamanlarını okullarda eğitimlerini alarak  tam nitelikli bir iş gücünün parçası olmalıdırlar. Bunların hiçbirisi hayal değil.  

        Güçlü bir sanayi ve kalkınma istiyorsak bir yerden başlamak gerekiyor. Meslek öğretmenleri bu yüzden atama istiyor. Branşlardaki öğretmen açıklarına göre gerekli sayıda öğretmen atamaları yapılmalıdır.  

        Örneğin 2015 ağustos ayında Elektrik Öğretmenliği bölümündeki açık kadro sayısı 297 iken 49 atama yapılarak %16-17  gibi çok düşük oranda bir atama yapılarak bu bölümde atama bekleyen öğretmenler mağdur durumda bırakılmıştır. Diğer bölümlerde olduğu gibi atama yüzdesi %70-80 oranlarında tutularak 2016 şubat ayında en az 250 Elektrik Öğretmeni atanmalıdır. Diğer mesleki branşlarda da açık kadrolara gerekli atamalar yapılarak meslek öğretmenlerinin mağduriyetleri giderilmelidir. 

        Meslek Lisesi gerçekten memleket meselesi…