ÖĞRETMEN OLMAK YÜREK İSTER!

 Şimdiye kadar hep yazıldı çizildi...Eğitim sistemi bozuk, sınıflar kalabalık, aileler ilgisiz, imkanlar yetersiz...Peki ya biz öğretmenler...Biz de hiç mi suç yok?

Bu yazımda bir yandan öğretmen olmanın zorluklarından bahsederken diğer yandan da çuvaldızı kendimize batırarak kanayan bir yaraya değinmek istedim.

Bundan altı yıl önce Vekil Öğretmen eğitim camiasına katıldım. Üniversitede ki stajyerlik eğimimi saymazsak yeni bir dünyaya adım atmıştım. Hani küçükken bize sorarlardı...Büyüyünce ne olacaksın sen ?

Polis,avukat,savcı,asker,öğretmen...Sayardık bildiğimiz bütün meslekleri anlamlı anlamsız. Dizerdik sıraya..Ama öğretmen kelimesini bile söylerken gözlerimizin içi parlardı .Çünkü ilkokul öğretmenimiz bize bu mesleği sevdirmişti...

 Öğretmen olmak fedakarlık ister.

Öğretmen fedakarlık yapmalı. Yeri geldiğinde tüm isteklerini hayallerini erteleyebilmeli... Doğal gazlı ,şömineli evlerden,gece yarılarına kadar dolup taşan eğlence mekanlarından, sahilde el ele tutuşup gezdiği sevgilisinden vazgeçebilmeli...

Atamalar dönemi geldiğinde bir yaygara kopartılır.  MEB  aileleri birleştirsin. Tamam birleşsin buna itiraz eden mi var?

Yok illa ki köyde ki eş şehirlere gidecek. Ya arkadaş sizin ki çocukta  aile de köydeki yavrular ne . Atanmadan önce bas bas bağırıyordun hükümet bizi ata diye. Atandın işte.  Kalsana birkaç yıl mezun etsene şu çocukları, ufuklarını geliştirsene… Ne bu acele ya…

Görev yaptığım süre zarfında tanıştığım , bir araya geldiğim öğretmen arkadaşların iki lafından biri şuydu; ki bunu genellikle daha geleli iki gün bile olmamışken söyleyen öğretmen adayı arkadaşlardı…

Ne işim var abi benim burada ,çalışırım bir dönem veya bir yıl. Sonra bulurum bir torpil giderim merkezi bir yere .Bura da hayat mı geçer?.Bir yıl geçmezdi birde bakmışız gelen daha yılı dolmadan bir yerlerden torpil bulup gitmiş... Sonra hadi bekle ki yeni öğretmen gelsin ki minik yavrulara ders versin.

Sormak lazım!Burda suçlu kim?

-MEB mi?

-Öğretmen mi?

-Sistem mi?

-Öğrenciler mi?

-Aileler mi?

Öğretmen olmak onur ister!

Yanlış anlaşılmasın .Burada öğretmenlerimize onursuz demek gibi bir saygısızlıkta bulunmak gibi bir niyetim yok. Sadece yaşadığım tecrübeleri sizlerle paylaşmak istedim.

Öğretmenler odasında geçen bir konuşmayı aynen aktarıyorum!

-Müjde arkadaşlar ayda dört gün sevk alma hakkımız varmış. Ayrıca sevk aldığımızda ek ders ücretlerimiz kesilmiyormuş.

-Oley!!!

Bir alkış kopuyor...

-Eee o zaman ay sonunda alacağımız dört günlük sevkle diğer ayın başındaki dört günü birleştirdik mi birde hafta sonu iki gün. Toplam on gün tatil be…

-Ben bu sürede ailemin ayanına gider gelirim...

 Bu konuşma böyle uzadı gitti...Peki öğrenciler... Onlar ne olacaktı ? Düşünen yoktu. Çünkü bu öğretmenler atanmışlardı artık . Hesap soranda yoktu.

 Dedik ya öğretmenlik onur ister...

Öğretmen olmak Yürek ister.

Öğretmen olmak kolay iş değil arkadaşlar. Tatili bol ,maaşı normal ,mesaisi az diye öğretmen olunmaz. Müfettişlere yaranıp iyi notlar almak için öğretmen olunmaz..Atandıktan hemen sonra kaçmak için öğretmen olunmaz...

İmdat ŞENGÜL
mebpersonel.com
[email protected]