DES: MEMURLAR BİR KEZ DAHA HÜSRANA UĞRATILDI

 Erdoğan yaptığı açıklamada yetkili konfederasyon Memur-Sen; 2016 yılında; birinci altı ayda %8, ikinci altı ayda %8 ve 1 Ocak 2016’dan geçerli olmak üzere taban aylığına 150 TL zam artışı, 2015 yılı ekonomik büyüme oranının yüzde 50’si ve üç aylık dönemlerdeki büyüme oranları kadar refah payı artışı artı enflasyon farkı, 2017 yılında; birinci altı ayda %7, ikinci altı ayda %7 ve 1 Ocak 2017’den geçerli olmak üzere taban aylığına 100 TL zam artı 2017 yılında üç aylık dönemlerdeki ekonomik büyüme oranı kadar refah payı artışı artı enflasyon farkı istiyoruz talebi ile masaya oturmuştur. Maalesef 2016 yılı için %6 artı %5, 2017 için de %3 artı %4 olarak taleplerini revize ederek sonuçlandırmıştır diye konuştu.

Toplu sözleşme masasına 150 TL seyyanen ve yüzde 33.2’lik bir taleple oturan Memur-Sen’in kamu çalışanlarının umutlarını bir kez daha iki yıl sonraya bıraktığını ifade eden Ülkü Erdoğan; “Altın ve Döviz fiyatlarının tavan yaptığı bir dönemde yapılan bu toplu sözleşmeyi yüzde yüz bir başarı olarak göstermek kamu çalışanlarına hakarettir. Ben Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ali Yalçın’a sormak istiyorum: Seyyanen 150 TL zam nerede? Kamu çalışanlarının toplu sözleşme ikramiyeleri nerede ve 3 ayda 60 liradan yukarıya çıkarıldı mı? Memurların mükteseplerini hallettiniz mi? Bayram ikramiyesi aldınız mı? Memurun yemek parasında ne artış sağladınız? Öğretmenlerin ek göstergeleri ne oldu? Büyüme oranı kadar pay alındı mı? Aile yardımı çocuk yardımı giyecek, yakacak, kira yardımları da cabası. Bu soruları daha da çoğaltmak mümkün” diye konuştu.

Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) İl Teşkilatlanma ve Eğitim Sekreteri Ülkü Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Memur-Sen’in toplu sözleşmede başarı sağladık demesinin gerçekle bir alakası yoktur. Toplu sözleşme masasında Memur-Sen kamu çalışanlarının haklarını, geleceklerini bir kez daha ipotek altına almıştır. Sendika yetkilileri karşılığında vekillik, müdürlük, müşavirlik teklifleri mi almıştır? Aksi durumda böylesi bir toplu sözleşme imzalamak nasıl bir sendikacılıktır?

Öğretmenlere haftada 20 lira nöbet ücretini kazanım olarak lanse ettiriyorlar. Devletin olmazsa olmazları sayılan kamu çalışanları üvey evlat muamelesi görmekten usandı. Çalışanlar aldatılmak istemiyor, şeffaf, dürüst sendikacılık istiyor. Sendika yöneticilerinin sendikayı kullanarak bazı makamlara sınavsız oturmaları, kamu çalışanlarını sürgünle, tayinle tehdit etmeleri ya da bize üye ol kadronu değiştirelim yalanları ile nereye kadar sendikacılık yapılır anlamak mümkün değil. Kamu çalışanları şu andan itibaren sendika seçiminde iyi düşünmeli geleceğini ipotek altına alan sendikaların peşinden gitmekten bir an önce vazgeçmelidir. Bazı sendikacıların size kadro alacağız, kadronuzu değiştireceğiz yalanlarına kanmak cehalettir. Kadroları sendika yönetiminde olanlara ulufe olarak dağıtanlar unutmasınlar ki kadrolar ancak sınavla verilir ve kamu çalışanı hak ettiği sürece de o hakkı kimse engelleyemez.”