Din Kültürü Öğretmeni Derhal Görevden Alınmalıdır!
Amasya`nın Gümüşhacıköy ilçesi Mehmet Paşa Ortaokulu`nda din dersi öğretmeni olan Abdussamet Arslan`ın derste Alevileri hedef alarak "Bir Sünni Alevi ile evlenirse yüz kırk kırbaç cezası ile cezalandırılır, çocuk yaparsa ölür", "Kurtuluş Savaşı`na yardım eden bayanların başı kapalı olduğu için biz bu savaşı kazandık, bugün olsa kazanamayız", "Bugün eteğini kısaltan yarın lisede en değerli şeyini kaybeder" şeklindeki hakaret dolu sözler söylediği basına yansımış ve kamuoyunda büyük tepkilere neden olmuştur.
Toplumsal yaşamın her alanında karşı karşıya kaldığımız çifte standart uygulamaları, Amasya Gümüşhacıköy`de yaşanan bu son olayda bir kez daha karşımıza çıkmış, Alevilere yönelik nefret dolu sözler eden bir din kültürü öğretmeni resmi makamlar tarafından resmen koruma altına alınmıştır. Okul müdürünün ve ilçe milli eğitim müdürünün sarf edilen sözlerle ilgili olarak harekete geçmemesi ve olayın üzerini kapatmak istemeleri, eğitim yöneticilerinin nefret suçu işleyen öğretmenle aynı zihniyette olduklarını göstermektedir.
Erkek öğrencilere anne ve kız kardeşlerinin başlarını kapatmaları için telkinlerde bulunan, Alevi ile Sünni evliliklerinin günah olduğunu savunan ve ağzını her açtığında nefret suçu işleyen bu öğretmenin bir gün daha öğretmenlik yapması, hem öğretmenlik mesleği açısından, hem de çocuk ve gençlerimizin pedagojik gelişimi açısından son derece sakıncalıdır.
Alevilere hakaret eden öğretmenin sözleri, Eğitim Sen tarafından yıllardır eleştirdiğimiz ve "tek din, tek mezhep" anlayışına dayanan zorunlu ve seçmeli din dersleri uygulamasının açıkça ayrımcılık olduğuna yönelik tespitlerimizi net bir şekilde doğrulamıştır. Farklı kimlik, inanç grupları ve mezheplere yönelik olarak bu tür hakaret ve nefret dolu söylemlerin son dönemde artmış olması, üstelik bunun zorunlu din dersi dayatmasını hayata geçiren öğretmenler tarafından yapılması ibret vericidir.
Son yıllarda başta siyasi iktidar temsilcileri olmak üzere, sırtını iktidara dayayan herkesin kendileri gibi düşünmeyen, farklı kimlik, inanç ve mezheplerden insanlara yönelik hakarete varan söz ve eylemlerinin okullara kadar yaygınlaşması, eğitimi dinsel referanslara göre biçimlendirmek isteyen AKP iktidarının eseridir.
Milli Eğitim Bakanlığı, Alevilere açıkça hakaret eden ve onları hedef gösteren bu kişi hakkında acilen adım atmalı ve böylesi bir zihniyetin öğretmenlik yapmasına, çocuk ve gençlerle aynı ortamda bulunmasına bile izin verilmemelidir.
Din kültürü öğretmeni nefret suçu işlemesine rağmen hakkında gerekli işlemleri yapmayan ve olayın üzerini kapatmak isteyen okul müdürü ve ilçe milli eğitim müdürü görevden alınmalı, okullarda hiçbir kimlik, inanç grubu ya da mezhebe yönelik ayrımcı uygulamaların yaşanmaması için zorunlu ve seçmeli din dersi dayatmasından vazgeçilmelidir.
Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.