Eğitim-İş'ten AKİT Gazetesine Suç Duyurusu

    Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen basın açıklamasına Eğitim-İş MYK üyesi Dilek YURDUGÜL, Eğitim-İş Burdur Şubesi yöneticileri, üyeleri, Demokratik Kitle Örgütleri temsilcileri, CHP yönetici ve Milletvekili Aday Adayları’nın yanı sıra, Antalya Şube Başkanımız Mehmet BALIK, Isparta Şube Başkanımız Levent ÇAKAN, Denizli Şube Başkanımız Kadem ÖZBAY ve bu şubelerimiz yönetim kurulu üyeleriyle birlikte katılarak, destek verdiler.

 Genel Başkanımız Veli Demir basın açıklamasında;" Burdur Şube Başkanı ve Örgütlenme Sekreteri’ne saldıranların, dinle, diyanetle ilgilerinin olmadığını, bunların ülkede hırsızlık, yolsuzluk olurken, yatak odalarında para kasaları, ayakkabı kutularında dolarlar çıkarken hiç ses çıkarmamışlardır. Bunların saldırıları bizlere vız gelir, biz hepimiz Kubilay olmaya hazırız. Bu ülke bin yıldır müslüman, bunlardan önce de müslümandı, bundan sonrada müslüman olmaya devam edecek. Ülkede Cemevi, Cami dünde vardı, yarında olacak. Bunlarla gelmedi, kimse dinini bu iktidardan öğrenmedi. 78 milyon bir araya gelip, bu iktidarı demokratik yollardan defedeceğiz. 45 bin Eğitim-İş üyesinin her biri demokratik, bilimsel, laik eğitim için yiğitçe, adeta Mustafa Kemal, Deniz Gezmiş, Nazım Hikmet gibi canla, başla mücadele edecektir” dedi.

    “Eğitim-İş’i dinsizlikle suçluyorlar. Biz bunların ağababalarını da biliriz; Ali Kemal’i, Sayid Molla’yı biliriz. Bunlar Cumhuriyet’in kurulduğu dönemde de Atatürk’e “dinsiz” demişlerdir. İngiliz parasını alıp, ülkenin aleyhine yazılar yazmışlardır, ingilizin düşüncesini kendi düşünceleri gibi anlatmışlardır. Hatta Anadolu’daki uyanışı durdurup, engellemek için uğraşmışlardı. Görüyoruz ki bunlar geçmişlerini inkâr etmiyorlar, geçmişleri gibi kökleri gibi devam ediyorlar. O gün Atatürk’e saldıranlar, o gün cumhuriyete, Kubilay’a saldıranlar, bugün Atatürk’ün yolunda, cumhuriyetin yolunda, bilimin, özgürlüğün, kardeşliğin yolunda yürüyen Eğitim-İş’e saldırıyorlar. Bu gazetelere ve bu gazetelere sahip çıkanlara, emperyalistlerle bu ülkeyi karanlığa sürükleyenlere sesleniyoruz; boşuna çaba harcamayın. Bu ülkede Mustafa Kemaller, Deniz Gezmişler, Nazım Hikmet’ler vardır.” dedi ve Türkiye’de cumhuriyetin ilelebet yaşayacağına olan inancını vurguladı.

    Eğitim-İş’in her üyesinin Menemen’de Cumhuriyet için, kardeşlik için, bağımsızlık için, halk için başını verebilecek birer Kubilay olduğunu ve asla geri adım atmayacaklarını belirten Genel Başkanımız Veli Demir, “Elbette ki Eğitim-İş bu ülkenin bütün değerlerine saygılıdır. Bunların dinle, imanla alakaları yok. Hatırlayın 17-25 Aralık operasyonlarını. Türkiye’de en büyük yolsuzluk, en büyük hırsızlık operasyonları yapıldı. Yatak odalarında para kasaları, para sayma makineleri bulundu. Bu gazeteler bunları yazamadı bile. Bunları yazamayacaksınız, Burdur’da bilimsel, laik eğitim için, çağdaş eğitim için mücadele eden öğretmenleri hedefe koyacaksınız. Demek ki sizin dinle diyanetle işiniz yok. 1919’da olduğu gibi birilerinden aldığınız talimatla, cumhuriyete ve bekçilerine saldırıyorsunuz.” dedi.
 

 Genel Başkanımız Veli Demir, Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü de kutlayıp, "Her gün kadınlar öldürülüyor. Kadınlar baskı ve zulüm görüyor, toplumsal yaşamdan çıkarılıp, yok sayılıyor. Bundan 800 yıl önce Hacı Bektaş Veli’ye sormuşlar “Yanındaki eşin mi?” diye; “Hayır eşim değil, eşitimdir” demiş. 800 yıl sonra bakıyorsunuz; devleti yöneten Cumhurbaşkanı ve Başbakan “Kadın-erkek eşit olmaz, bunun fıtratında bu var” diyor. Yani kadın evinde duracak, çocuk yapacak, sosyal hayatın dışına itilecek. Kadından hâkim olmaz, doktor olmaz anlayışı yerleştirilmeye çalışılıyor. O ne derse desin devrimler hep ileriye doğrudur. Mustafa Kemal’in ülkesinde Türkiye özgürleşecekse, dünya özgürleşecekse bu kadınların özgürleşmesi ile olacaktır" diyerek Eğitim-İş’in her alanda mücadelesini sürdüreceğini ifade etti.

EĞİTİM-İŞ