İlk Bent Alın Teri, Son Bent Alın Sarı

 27 Ocak 2016 günlü Resmi Gazete’ye göz gezdirirken, eğitim camiasını çok yakından ilgilendiren bir yönetmelik değişikliği ile yüz yüze geldik. İlk önce, değişikliklerin olduğu yönetmeliğin ismi ilişti gözümüze, sonra yönetmeliğin hangi maddelerinde ne gibi değişiklikler olduğunu öğrenmek için başladık yönetmeliği okumaya. Yönetmeliğin adı, hepinizin malumu aslında, ismini tam vereyim de ahımlı şahımlı yönetmeliğimizin bir yeri eksilmesin,   MEB EĞİTİM KURUMLARI YÖNETİCİLERİNİN GÖREVLENDİRİLMELERİNE DAİR YÖNETMELİK.

Tüm övgülere layık bugünlerde dilimizden düşmeyen ahımlı şahımlı bu yönetmelikte, değişenlerin neler olduğuna bakarken, dikkatimizi çeken bir değişiklik üzerine yoğunlaştık, yoğunlaştık ve yoğunlaştık. Resmi Gazete üzerinde resmen bu değişikliğe odaklandık, abandık ve abartılı bir şekilde gömüldük diyebilirim. Neyse ki, Resmi Gazete’ye kısa süreli gömülü kaldık, yoksa yönetmelikteki o değişiklikler tarafından boğulabilir, öldürülebilirdik, öyle değil mi? Başımızı kaldırıp zor kurtulduk, yönetmelikteki ufak tefek değişikliklerin ellerinden. Başımızı kısa süreli gömülü kaldığı yerden kurtarınca özellikle değişen bir madde üzerinde düşünmeye koyulduk. Neydi o madde? O madde, yukarıda ismi zikredilen (hukuk dilinde mezkur) yönetmeliğin 24. Maddesi idi. Ne yapılmıştı pekala bu maddeye? Hangi yerinde eksik ya da hata görülmüştü? Hemen cevap vereyim. Madde, dört dörtlük (4x4) olmalıydı, bu haliyle dört dörtlük (4x4) değildi, eksikti ve sonuna bir eklemleme yapılması gerekiyordu. Madde sonuna yapılan eklemlemeyi aşağıya olduğu gibi aktararak, sizlerin dikkatine sunmayı bir sorumluluk addediyorum:

"(5) Dört yıllık görev süresini dolduran müdür başyardımcıları ve müdür yardımcılarının görev süreleri, eğitim kurumu müdürünün inhası, il milli eğitim müdürünün teklifi ve valinin onayı ile dört yıl süreyle uzatılabilir."

Bazı maddeleri değişen söz konusu yönetmeliğin yukarıdaki 24.maddesine bütün olarak baktığımda, lk bakışta, jeton düşmedi, ne yapılmak istendiğini anlayamadım, saflığıma verin artık onu da. Hatta; kendime dedim ki mırıldanarak: ‘’... maddenin aynı bendini neden tekrar ederler, MEB tekrara düşmüş yine...’’   Ne yapayım, iyi niyetlerle bakınca her şeye, jeton hep sonra düşüyor. Kendime, gündelik hayatta hep ‘’ iyi niyetli kal, önyargıdan kaç’’ şeklinde telkinde bulunurum. Zannedersem, gündelik hayattaki bu bakışım, anlayışım ve kavrayışım, boyut atlamış. Ve mevzuatın içine kadar dalmış. Az daha mevzuat amca, bu saflığımdan yararlanacaktı. O zaman saflığımın kurbanı olabilirdim işte. Dilerseniz, mevzuat amcanın yararlanacağı bu saflığımı biraz açayım sizlere, belki bu saflıktan sizlerde de bulunuyordur. Mevzuat amca, bu saflığı gördüğü an yararlanmak için geri durmaz ve asla affedici yaklaşmaz. Şöyle ki;

Aynı maddede, yani 24. maddede, maddenin sonuna eklemlenen bende benzer bir bent var. İlk bakışta beni yanıltan işte o bent oldu. Neydi o bent, aşağıya onu da kopyala-yapıştır tekniği ile olduğu gibi harfi harfine, virgülü virgülüne alarak, sizlerin dikkatine sunuyorum:

‘’(1)Müdür başyardımcısı ve/veya müdür yardımcısı olarak görevlendirilmek üzere başvuruda bulunan adaylar, puan üstünlüğüne göre tercihleri de dikkate alınarak eğitim kurumu müdürünün inhası ve il millî eğitim müdürünün teklifi üzerine valinin onayı ile müdür başyardımcısı veya müdür yardımcısı olarak görevlendirilir.’’

Üzerinde düşünüp taşındığımız maddenin ilk bendi, gördüğünüz üzere hemen tepemizde. Üzerinde düşünüp taşındığımız maddenin son bendi ise birkaç paragraf üstümüzde. İlk bent ile son bent arasındaki fark çok dikkatli bakılmadıkça fark edilmiyor. Ama biraz dikkat kesilerek bakıldığında, nüans farkı göze çarpacaktır. O nüans yani ilk bent ile son bent arasındaki göze çarpan fark, PUAN farkıdır. Gevezelik etmiş olduğumuz maddenin ilk bendinde, müdür yardımcısı ve müdür başyardımcısı olabilmek için bir yol gösterilmiş. O yol, sınava gireceksin, 70 puanın üstüne çıkacaksın, müdür yardımcısı ve başyardımcısı olabilmek için aldığın 70’in üstündeki puan ile başvuruda bulunacaksın, puan üstünlüğüne göre tercihlerin dikkate alınarak, puanın yeter ise, bir eğitim kurumuna yönetici olarak görevlendirileceksin. İlk bent, böyle bir süreci öngörüyor. Eğitim kurumu yöneticisi olabilmek için önündeki ilk bent (set, engel) bu olmuş oluyor. Diyelim ki, alnının teri ile bu bendi geçtin. Görevlendirildikten 4 yıl sonra karşına çıkacak olan bent, 27 Ocak 2016 günlü Resmi Gazete’de yer alan ve iki saattir üzerinde konuştuğumuz yönetmeliğin, üzerinde düşünüp taşındığımız maddesinin sonuna eklemlenmiş bendi olacak. Şu anda, hepinizin gözü açıktır, eminim, o bendi ise benden daha iyi biliyorsunuzdur.

Varsayalım ki, ilk bendi alnınızın teri ile geçtiniz, ama son bendi alnınızın teri ile geçmenize, o süreçte sizi baskılayarak, bir sağdan bir soldan sıkıştırarak ve aklınızı bulandırarak, karıştırarak izin vermeyecekler. İlk bent ile son bent arasında 4 yıllık bir zaman dilimi var. 4 yıllık bu zaman diliminde, son bende varıp onu aşabilmen için sarı renk vermen gerekiyor. Öyle olunca senden ışık alıyorlar ve o bendi aşman için yardımcı oluyorlar. Sen yeter ki sarı renk ve ışık ver, o bendi aşman için bendi söker alırlar önünden, o da olmadı seni sırtlayıp bendi aşmanı sağlarlar. Ama rengin sarı değilse, o bent sana dağ gibi görünür. Kara kara düşünürsün ve karalar bağlamış halinden yararlanmak, aklını çelmek için sarılar başını sarmıştır, hatta başına üşüşmüştür çoktan. Sarı, karartılmış zihnini resmen ablukaya almıştır. İşte, öyle bir süreçte ya başını sarıya açacak, işgalini seyredeceksin ya da sarıya karşı tam bağımsız bir baş için mücadele vereceksin. TEK KELİME İLE SAVAŞACAKSIN...

Ayrıca, tüm bu anlattıklarım bağlamında, şunu da ifade etmeliyim ki, son bendin fikir babası, hiç şaşırmayacaksınız, EĞİTİM BİR SEN genel başkanı ALİ YALÇIN imiş. Ali YALÇIN, sendikasına mensup olmayan ve yöneticilikte 4 yılını dolduran müdür yardımcılarının ve başyardımcılarının önüne öyle yalçın bir BENT koydurdu ki, sarı ışığı ve rengi vermeyenlerin bu yalçın bendi aşması pek mümkün görünmüyor gibi. Bu kişiler için üç seçenek var, ya yöneticilik işlerinin olması için sınavlara hazırlanacaklar, ya sendikalarını değiştirmeden sınava da girmeyip işlerini Allah’a bırakacaklar ya da pes edip sarı ışık ve renk vererek, sınav girmeden yöneticilikte bir 4 yıl daha devam etmelerinin önünü açabilecekler. Hülasa; 4 yılını dolduran yöneticilerin, bir 4 yıl daha yöneticilikte tamam mı devam mı kararı verilirken, ‘Çiçek Abbas’ filminden aşırarak, üzerinde konuştuğumuz mevzuya uyarlamış olduğum aşağıdaki sözün izinin sürüleceği ise tüm çıplaklığıyla ortadadır artık:

...muhalifsen SINAVA; SARI isen BAS GAZA...

YUKARIDA ANLATMIŞ OLDUĞUMUZ SÜREÇLERE ALNININ TERİ İLE ÇIKAN TÜM YÖNETİCİLERE VE YÖNETİCİ ADAYLARINA BİZLERDEN BİNLERCE KEZ SELAM OLSUN!

YUKARIDA ANLATMIŞ OLDUĞUMUZ SÜREÇLERE, YÖNETİCİLİK İŞİNİ ALAH’A BIRAKMAYARAK , BU İŞİNİN GARANTİ OLABİLMESI İÇİN ALNI SARI ÇIKAN TÜM YÖNETİCİLERE VE YÖNETİCİ ADAYLARINA BİZLERDEN BİNLERCE KEZ CAN YÜCEL TABİRİ İLE ‘’YUHA!’’ OLSUN...

SÜREÇLERİN SONUNDA ALNININ TERİ İLE YÖNETİCİ OLARAK ATANANLAR, SÜREÇLERDEN ALNININ AKI İLE ALNI AÇIK ÇIKACAK...

PEKALA, YA SÜREÇLERİN SONUNDA ALNININ TERİ İLE DEĞİL DE, ALNININ SARISI İLE YÖNETİCİ OLARAK ATANANLAR, ONLAR SÜREÇLERDEN ALNININ NEYİ İLE ÇIKACAK? GENELLEME YAPMADAN CEVAP VEREYİM, ALNININ KARASI VE LEKESİ İLE...

KİM AK, KİM KARA SEÇİMİ; YÖNETİCİ ADAYLARININ YÖNETİCİ OLARAK ATANMAK VE YÖNETİCİLİĞE DEVAM ETMEK İÇİN ÖNLERİNE KONULAN BENTLERİ NASIL GEÇTİKLERİ İLE BELLİ OLACAKTIR?

UNUTMADAN MALUMU İLAN EDEYİM, SÖZ KONUSU YÖNETMELİĞİN, 24. MADDESİNİN SONUNA EKLEMLENEN BENDİ TAKLA ATARAK GEÇMEK İÇİN KUYRUK OLUŞMUŞ BİLE...

YAZIMIZDA DEĞİNDİĞİMİZ MEVZU HAKKINDA, SOSYAL MEDYA ÜZERİNDEKİ KONUŞMALARDAN AŞIRDIĞIM BİRKAÇ YORUMU, GİZLİLİĞE RİAYET EDEREK SİZLERİN DİKKATİNE SUNUYORUM:

‘’MÜDÜR YARDIMCILIĞI VE BAŞYARDIMCILIĞI KOLTUKLARINI BİR 4 YIL DAHA AŞIRMAK İÇİN SARI TAKSİYE BİN VE BAS GAZA...’’

‘’YÖNETMELİĞİN KENDİLERİNE BAHŞETTİĞİ NİMETLERİ KULLANARAK MÜDÜRLERİ SARI TAKSİYE BİNDİREN EĞİTİM BİR SEN, HIZINI ALAMAMIŞTIR. VE EĞİTİM BİR SEN, YÖNETMELİĞİN 24. MADDESİNİN 5.BENDİNDEN GÜÇ ALARAK, MÜDÜR YARDIMCILARINI/BAŞYARDIMCILARINI FİRESİZ SARI TAKSİSİNE BİNDİRMEK İÇİN ‘’SARI TAKSİYE BİN, MÜDÜR YARDIMCISI VE BAŞYARDIMCISI OLARAK DURMADAN BAS GAZA’’ DİYEREK ÇAĞIRACAKTIR. BU DURUMDA, OKUL MUAVİNLİĞİNDE BASKIN OLABİLMEK İÇİN SARI TAKSİ MUAVİNLİĞİNE SOYUNACAKTIR DİYEBİLİRİZ... İŞTE, MÜDÜR YARDIMCILARININ VE BAŞYARDIMCILARININ DA, TIPKI MÜDÜRLER DE OLDUĞU GİBİ TAMAMINI KENDİNE BENZETMEK İÇİN MAKAM KOLTUĞU VAADİ İLE BİR TAKSİ MUAVİNİ GİBİ BAĞIRARAK ÇAĞIRACAKTIR... ‘’

‘’KİMİ SARI SENDİKA GİBİ BAĞIRIR, KİMİ DE HAKSIZLIKLARA VE HUKUKSUZLUKLARA KARŞI BAĞIRIR...’’

‘’EY EĞİTİM CAMİASI!

NAZIM’IN DEYİMİ İLE;

HAVA KURŞUN GİBİ AĞIR

BAĞIR,

BAĞIR,

BAĞIRIYORUM...

KOŞUN KURŞUN ERİTMEYE

ÇAĞIRIYORUM...

EVET, BU HAKSIZLIK, SAYIN KONCUK DEYİMİ İLE AHLAKSIZLIK KARŞISINDA BAĞIRARAK BİRBİRİMİZİ ÇAĞIRALIM VE BİR YERDE TOPLANALIM... YETER!...................................................... DİYE HEP BİR AĞIZDAN BAĞIRALIM...’’

‘’O zaman, desenize, kendini iki dudak arasına esir aldıran müdür yardımcıları sınavdan yırttı... MEB, üzülerek söylemeliyim ki, resmen sarı sendikaya çalışıyor... Sarı sendikanın ekmeğine yağ sürüyor...’’

‘’ Yandaş müdür yardımcıları muhafaza edilecek, militanlaştırılacak, olmayanlar ise daha da kıstırılacak ve kapı dışarı ederim tehdidi ile baskılanacak... Bu süreçlerde, esarete, kıstırılmaya rest çekenlere, selam olsun, direnişleri güçlü olsun...’’

‘’ MEB; sarı sendikanın, üyesi olmadıklarını baskı altına almak ve kıstırmak için resmen hukuk yapıyor... Bu hukuku, ben tanımıyorum... VE HAYKIRIYORUM, YETERRR... ÇIĞLIK ÇIĞLIĞA, OMUZ OMUZA, GÖK VE YER YARILIRCASINA SAVAŞMALIYIZ... BU PİŞKİNLİĞE KARŞI BAŞKA YOL KALMADI SANIRIM... NOKTA!’’

Saygılarımla...

Yahya ASLAN