MEB MÜSTEŞARI BU HAKSIZLIĞA DAHA NE KADAR SUSACAK ?

MEB MÜSTEŞARI BU HAKSIZLIĞA DAHA NE KADAR SUSACAK ?
MEB MÜSTEŞARI BU HAKSIZLIĞA DAHA NE KADAR SUSACAK ?

 MEB MÜSTEŞARI BU HAKSIZLIĞA DAHA NE KADAR SUSACAK ? Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici atama rezaletini sadece izliyor...

Yönetici atama mülakatlarında ülke genelinde bir zulüm yaşanıyor. 

Kadrolaşma iddiasıyla bu zulme sessiz kalanlar hata yapıyor 

Ataması yapılacak olan ve sendika kılıfı altına girenlerin büyük çoğunluğunun , Eğitimbirsen'in taşıdığı misyonla yada iktidarın misyonuyla alakası bile yok...

Sadece yönetimin kaymaklı tabakası ve il müdürlüğündeki eş dost bu işten nemalanıyor...

Ak Parti'nin oy tabanı Mütedeyyin Anadolu insanıdır. 

Ak Partiye oy vermeyen ancak menfaatleri doğrultusunda köçek gibi sendika değiştirenleri tek tek isim isim yazacağız. 

Mülakata 2-3 ay kala kimlerin sendikaya neden üye olduğunu , hangi ilde kaç puan aldığını Kamudanhaber il temsilcilerimiz şu anda tespit ediyor...


Yönetici Atama Mülakatlarına MEB Müsteşarı Yusuf TEKİN'in sessiz kalmasını içimize sindiremiyoruz...

Adam kayırmanında bir raconu olur...

Atamasını yapmayı kafasına koydukları adama 100 tam puan verip , yüksek puanlı olan öğretmenlere 30 - 40 vererek adama küfreder gibi iş yapıyorsunuz. Bu öğretmenleri hafife almayın. Bu komisyon üyeleri yalakalık yapacam diye kul hakkı yiyor. Hakkını yediğiniz öğretmenleri çok hafife alıyorsunuz. Bir gün sokakta bu adam benim hakkımı yemişti diye suratınıza bile tükürebilirler. 

İllerde yaşanan mülakatlar tam bir  skandal ve trajikomik durumdur.

Sayın Müsteşar ; İlk geldiğiniz günden bu tarafa MEB'de çok şeyin değişeceğine sizinle beraber inandık ve güvendik...

İlk günden bu tarafa eğitimcilere güven veren beyanatlarınız ve duruşunuzla takdir topladınız. 

Ancak Yönetici atama mülakatlarında artık tuz kokmuştur. 

Şimdi sizlere sendikası olmayan ve Ak Parti yönetiminde  ailesi bulunan , ancak kul hakkına tevessül etmediği için araya torpil koymadığı için mülakatta hakkı yenen bir öğretmenin sitemize gönderdiği mailinin bir kısmını yayınlayacağız. 

Bu mailde geçen olayları bizzat araştırdık ve mailin içeriği tamamen doğru olduğu için maili haberleştirdik. 


SAYIN MÜSTEŞAR BU MAİLDE GEÇEN OLAYI LÜTFEN DİKKATLİCE OKUYUNUZ...

GERİSİNİ SİZİN VİCDANINIZA VE ALLAH'IN ADALETİNE BIRAKIYORUZ...


“2011 Müdürlük sınavından 88,889 puan aldım. 03 Eylül 2013 Salı günü sözlü mülakata gittim. Kılık kıyafet olsun, kendimi ifade etmemde dahil olmak üzere çok iyi bir mülakat geçirdim. Sıra mevzuat ile ilgili soruya geldi. 192 nolu zarfı seçtim. Zarfı açtım. " İlçe sınırları içinde sosyal etkinlik kapsamında yapılacak olan gezilerle ilgili onay nerden alınır?" soruya cevabım "İlçe Milli Eğitim Müdürü" oldu. 

Komisyon Başkanı (Adını sonradan öğrendiğim …………….) soruyu bana tekrar okumamı istedi. Bende acaba yanlış mı okudum zannederek soruyu tekrar okudum. Tereddüt etmeden aynı cevabı verdim. Komisyon Başkanı tamam hocam dedi. Genel Kültür sorusuna geçtik. Onuda doğru olarak cevap verdim. Komisyon bana teşekkür etti. Komisyon Başkanı bana hocam mevzuat bilgin eksik, mevzuata çalış. doğru cevap "Kaymakam" olacaktı. dedi. Ben bir an tereddüte düştüm ve odadan ayrıldım. Eve varınca MEB mevzuat sitesinden "Sosyal Etkinlik Yönetmeliğine" baktım. Benim verdiğim cevabın doğru olduğunu görünce bir çıktısını alarak sabah 09:30 gibi tekrar komisyonun karşısına çıktım. Komisyon Başkanı değişmişti. Cevabımın yanlış olduğunu söyleyen İdareci bu defa Başkanın yan tarafında oturuyordu. Bana sen dün mülakata girmedin mi diyerek çıkıştı. Bende dün mevzuat sorusuna verdiğim cevabın doğru olduğunu söyleyerek yönetmeliği masanın üstüne koydum. Bunun üzerine Komisyon Başkanı bana hocam kusura bakma dedi. Cevabımın daha önce yanlış olduğunu ifade eden İdareci adımı soyadımı aldı. Komisyondan bir tanesi bana "Hocam biz zaten size gerekeni yaptık" dedi. Bende bunun üzerine itirazımı yazılı olarak vermek istediği söyledim. Cevabımın yanlış olduğunu belirten İdareci bana “tamam hocam gerek yok “ dedi. Bunun üzerine odadan çıktım. 09 Eylül 2013 Pazartesi günü mülakat sonuçları ilan edildi. Bana 75 puan verilmiş. Aynı okulu istediğimiz Eğitimbirsen  üyesi …………………… (yazılı puan 83,889) 90 puan verilerek 1,5 puan benim önüme geçti. 10 Eylül 2013 Salı günü sabah erkenden İl Müdürlüğüne gittim. ……………. Bey'in yanına vardım. Beraber olay kahramanı olan sorulan sorunun cevabını bilmeyen İDARECİ'nin odasına gittik. Ben sonuca itiraz edeceğimi söyledim. İDARECİ bana itirazın sonucu değiştirmeyeceğini söyledi. Bende verdiğim cevabın değerlendirmeye alınmadığını söyledim. İDARECİ bana tutanakların kendisinde olduğunu bunun sonucu etkilemeyeceğini tekrar söyledi. İtirazın kabulu halinde komisyonun itibarının zedeleneceğini söyledi. Bu arada beraberimde olan ….. bey bana “ hocam zaten iki kişisiniz, iki okul boş, sen kadronu almaya bak itiraz etme, itiraz edersen İl nezdinde itibarımın azalacağını” söyledi. Bende hakkımı arayacağım diyerek odadan çıktım. İnanın doğruyu, hakkı,hukuku gözetmeyi yeni nesillere aktarmaya kendini adamış bir eğitimci olarak karşılaştığım bu durum camiama karşı duyduğum güveni derinden sarstığı için psikolojim bozuldu. İmkanım olsa görevimden istifa etmeyi dahi düşündüm. Göz göre göre hakkımın yenilmesi çok zoruma gitti. Madem böyle olacaktı niçin yazılı sınav yaptınız? İşin aslı haklı olduğunuzu herkes kabul ediyor ama hiç kimse bir şey yapmıyor. Rabbim yar ve yardımcınız olsun.....”

HABERE YORUM KAT

Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Mebpersonel.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.